Gittiğim klinikte çalışıyor ve randevu vaktim gelmeden onunla sadece birkaç dakika konuşabiliyorum. | Open Subtitles | إنها تعمل فى عيادة، كنت أتراود عليها وحظيت ببضع دقائق فقط فى الحديث لها قبل أن يحين موعد دخولي |
Kızgın olduğunuzu biliyorum ama birkaç dakika izin verin. | Open Subtitles | لكنإذاممكنأنتسمحوالي ببضع دقائق فقط. |
Sakin ol Sheldon, birkaç dakika gecikti. | Open Subtitles | استرخي يا "شيلدن" إنه متأخر ببضع دقائق فقط |
Alicia da sizden birkaç dakika sonra geliyor. | Open Subtitles | (اليشيا) ستصل بعدك ببضع دقائق فقط |