Goa'uld sondasının siz onu etkisiz hale getirmeden önce bir ileti gönderdiğine inanıyoruz. | Open Subtitles | نحن نعتقد انه تم تنشيط إرسال بعيد المدى للجوئولد فبل أن تقوم بتعطيلها |
Bundan biraz daha fazla cesaret vereceğini umuyorum. - etkisiz hale geldi mi? | Open Subtitles | أتمنى أن يكون هناك شيئا مشجعا بدل من ذلك هل قمت بتعطيلها ؟ |
Bomba İmha Ekibi etkisiz hale getirdi ama Fenten'i bulamamışlar, patron. | Open Subtitles | فرقه تفكيك القنابل قاموا بتعطيلها بالفعل ولكن رئيس لقد فقدوا فينتن |
Bilmiyorum, onu etkisiz hale getirdim ama öyle bir şey olabilir. | Open Subtitles | لا أعلم , لقد قمت بتعطيلها لكن أظنه ممكناً |
Onu etkisiz hale getirecekler. | Open Subtitles | سيقومون بتعطيلها |
Nasılsa buradayım, etkisiz hale getiririm. | Open Subtitles | أنا هنا. سأقوم بتعطيلها. |