Şişeleri de getir. Akşama kadar hepsi ısınır. | Open Subtitles | وأحضر الزجاجات أيضاً وإلا فستسخن بحلول المساء |
Eğer Akşama kadar ödemezsen, yarın şov yapamazsın. Neden yapamayacakmış? | Open Subtitles | إذا لم تَدْفعُى بحلول المساء فلن تعرضين غداً |
Bu Akşama kadar MRI kamyonunu getirmeye çalışırım. | Open Subtitles | يمكنني أن أحاول جلب شاحنة الرنين المغناطيسي الى هنا بحلول المساء |
Öğlene kadar hepsini yıkarım. | Open Subtitles | سأقوم بتنظيف كل شيء بحلول المساء |
Öğlene kadar kimlikler doğrulanır. | Open Subtitles | بحلول المساء سنحصل على هوية مؤكدة |
Muhtemelen akşam olmadan tapınağa dönebilirsin. | Open Subtitles | ربّما تستطيعين العودة إلى المعبد بحلول المساء |
Maris akşam olmadan bana eşyalarımı almamı emretti. | Open Subtitles | -كلا لقد طلبت مني إخراج أغراضي بحلول المساء |
Akşama kadar yola koyulmuş olduğunuzdan emin olacak. | Open Subtitles | سوف يتاكد من انك فى طريقك لهناك بحلول المساء |
Enerji Konseyi'ne lahitin yerleştirileceği koordinatları Akşama kadar vermiş oluruz. | Open Subtitles | سَنمد ُّمجلس الطاقة بموضع الإحداثيات لوضع الناووس بحلول المساء |
Akşama kadar döneceğine söz vermişti. | Open Subtitles | لقد أقسم بأنه سيعود بحلول المساء |
eğer Akşama kadar onu bulamazsanız cesetlerinizi göömmem için yer ararsınız defolun şimdi! | Open Subtitles | إذا لم تجدوه بحلول المساء ستغادرون هذا المكان كجثث اذهبوا! |
Akşama kadar hepsini size vereceğiz. | Open Subtitles | وسنحصل عليهم جميعًا بحلول المساء |
Akşama kadar başarılı bir şekilde geri dönmüş olacağım. | Open Subtitles | سأعود بحلول المساء ولن أفشل |
Akşama kadar Helena'ya dönebiliriz. | Open Subtitles | بإمكاننا الوصول ل(هيلينا) بحلول المساء |
Öğlene kadar bunlara ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريدُ أنّ تجهز هذه الأشياء بحلول المساء |
Öğlene kadar gönder. | Open Subtitles | وأرسله إليّ بحلول المساء |