"بحياتكِ" - Traduction Arabe en Turc

    • hayatını
        
    • Hayatında
        
    • hayatına
        
    • Hayatının
        
    • Yaşamak için
        
    • hayatın pahasına
        
    hayatını biraz idame ettirmeni sağlayabiliriz. Bu da oldukça iyi bir şeydir. Open Subtitles لو استطعنا مساعدتكِ على التحكّم بحياتكِ أكثر قليلاً، لكان هذا كافياً د.
    Patronunu etkilemek için hayatını tehlikeye atmanı anlamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني تصديق أنكِ تخاطرين بحياتكِ لتعجبي رئيستكِ في العمل
    Onlar her istediklerini yaparak rahatlarlarken, sen onların işini yapmak için hayatını riske atıp durdun. Open Subtitles حتى يتمكنوا من وضعكِ خلف ظهرهم والقيام بكل مايريدون و أنتِ قمتِ بفعل ذالك وخاطرتِ بحياتكِ للقيام بعملهم
    Hakkındaki her şeyi, Hayatında olan biten her şeyi bilmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أعرف كل شيء عنكِ ومالذي يجري بحياتكِ
    Onun öldüğüne inanarak hayatına devam et. Open Subtitles استمري وحسب بالإعتقاد أنها ميتة، و امضي قُدما بحياتكِ
    Kemirile kemirile ölmek istiyorsan bu senin kararın ama Hayatının farelerden daha önemli olduğunu düşünüyorsan onları öldürmelisin. Open Subtitles ولووددتىالموتجرّاءآلاف العضات، فهذا قراركِ. ولكنّ لو كنتِ مُهتمة بحياتكِ ، أكثر من حياة الفئران، حينئذٍيجبعليكِأنتقتليهم.
    - Ne yapayım? - Kaç hayatım! Yaşamak için kaç! Open Subtitles ماذا أفعل - إهربي عزيزتي فقط إنجي بحياتكِ -
    O gün onu hayatın pahasına koruyacağını söylemiştin ama şimdi onu öldürmek için bir şans kolluyorsun, değil mi? Open Subtitles ذاك اليوم الذي قلتِ بأنك ستحميه بحياتكِ أليس كذلك؟
    Sen onları uyarmak için hayatını riske attın ve de haklıydın. Open Subtitles لقد خاطرت بحياتكِ لكي تحذرينهم وكنتِ على حق
    Belli bir yaşa gelince hayatını düşünmeden edemezsin. Open Subtitles , عندما تصلين إلى عمر محدد , لا يمكنكِ التوقف عن التفكير بحياتكِ
    hayatını tehlikeye atmaya değmez. Open Subtitles إنها شيءٌ لا يستحقُ أن تخاطري بحياتكِ من أجله
    Bize evinin kapılarını açtın, ateşinin sıcaklığını verdin ve hayatını tehlikeye attın. Open Subtitles قدّمتِلنابيتكِمأوى، ودفءناركِ، وخاطرت بحياتكِ من أجلنا.
    Başka birini kurtarmak için kendi hayatını tehlikeye atacak kadar önemsiyorsun. Open Subtitles أنتِ تهتمين لدرجة المخاطرة بحياتكِ لتحاولي إنقاذ شخص آخر
    Benim demek istediğim, sadece kendi hayatını tehlikeye atmadığındı. Open Subtitles وجهة نظري، أنتِ لا تُخاطرين فقط بحياتكِ.
    hayatını temel ihtiyaçlarını gidererek sürdüreceksin. Open Subtitles لكي يجعلك تعودين بحياتكِ إلى الاساسيات المطلوبة
    Hayatında benim gibi birisinden daha iyisini hak ettiğini düşündüm. İncinmişim. Open Subtitles حسبتُ أنّكِ تستحقّين شخص أفضل منّي بحياتكِ.
    Ve ben dün gece, senin bu boş, acınası Hayatında asla hissedemeyeceğin bir sevgiyi hissettim. Open Subtitles ولم ولن تشعري بحياتكِ الفارغة الحزينة .نوع الحب الذي شعرته به الليلة
    Hayatında soluk ve garip şekilli bir boşluk olabileceğini düşünmüştüm. Open Subtitles لقد خلت أنّك تحظين بمخلوق شاحب غريب أطوار بحياتكِ
    Neden bunu geride bırakıp hayatına devam etmedin, ki ben de öyle yapayım. Open Subtitles لمَ لمْ تستطيعي نسيان هذا فحسب والمُضيّ بحياتكِ حتى أفعل المثل؟
    Biz gidelim ve böylece sen de hayatına devam edebil. Open Subtitles سنرحل الآن كي ندعكِ تمضين بحياتكِ
    Sonrasında hayatına devam ediyorsun. Open Subtitles و من ثم ، عليكَ المضي بحياتكِ.
    Senin Hayatının yeni bölümüne başladığını izlemek bana yeni bir sayfa açmak için ilham verdi. Open Subtitles أعني مشاهدتك تبدأين فصلاً جديداً بحياتكِ... و قد ألهمني ذلك أن أبدأ حياتي
    - Rose. Memnun oldum, Rose. Yaşamak için savaş! Open Subtitles تشرفت بمعرفتكِ يا "روز" اهربى بحياتكِ
    Gardiyan, parşömeni ele geçirince onu hayatın pahasına korumanı istiyor. Open Subtitles كلاّ ، حينما تحصلي على اللـّفيفة، فـ(الصائن) يودكِ أنّ تحميها بحياتكِ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus