Eğer iki çıkış yolu bulursak ayrılacağız ve birimizin dışarı çıkma şansını ikiye katlamış olacağız. | Open Subtitles | لو كان هناك ما يبدو كطريقين، فإننا سننفصل ونُضاعف فُرصتنا بخروج واحدة منّا. |
Harris. Burada seninle etkileyici bir çıkış yapmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | هاريس , كنت احاول ان اقوم بخروج درامي معك |
Zarif bir çıkış yapmaya çalışıyordum ama görünüşe göre sinirden yüzü kızaran hokey babası bebeği köşede tutmayı ve kapılarını kilitli tutmayı seviyor. | Open Subtitles | [ صوت بوابة ] حسناً , أتعلم , كنت أحاول القيام بخروج شاكر ولكن يبدو , صاحب الوجه الأحمر , والد الهوكي |
Comden aradan çıkınca, Atherton'ın evi size kaldı değil mi? | Open Subtitles | بخروج " كومدين " عن الطريق تحصلين على منزل " آثيرتون " اليس كذلك ؟ |
Desmond aradan çıkınca, yönetim göreve beni atadı. | Open Subtitles | بخروج (ديزموند) من الصورة، قامت الإدارة بوضعي كمسؤول. |
Urban Sözlük'e göre çıkışeks cinsel birleşmenin ortasında hızlı veya acele bir çıkış gerçekleştirip birleşmeyi erken bitirmek anlamına geliyor. | Open Subtitles | القاموس المتحضر يعرّف لنا :الخروج الجنسي" أقتبس منه" هو القيام بخروج سريع و متهور" خلال العملية الجنسية |
- Tamam. - İyi bir çıkış yaptı aslında. | Open Subtitles | ـ حسنا ـ انها قامت بخروج لطيف |
Seksi bir çıkış yapıyorsun. | Open Subtitles | أنت تقوم بخروج للجنس |
Millet, çıkış buradan. Bu taraftan gelin lütfen. | Open Subtitles | نرغب بخروج الجميع بهدوء شكرا |
Ben olsam buna sessiz çıkış derim. | Open Subtitles | أود أن أدعو ذلك بخروج نظيف |
Tanto pitten çok hızlı bir çıkış yaptı. Şuna bakın! | Open Subtitles | ، تانتـــو قام بخروج سريع من الصيانة ! |
Ama daha da önemlisi Roger aradan çıkınca sen ve Alice sonunda birlikte olabilecektin. | Open Subtitles | ولكن، الأهم من ذلك بخروج (روچر) من الطريق أنت و(أليس) يمكنكما أخيراً أن تكونا معاً |