"بدلاً من أن" - Traduction Arabe en Turc

    • yerine
        
    • yerime
        
    • değil de
        
    • olmaktan ziyade
        
    Bilginin tek gözeticisi olmak yerine, bilgiye ulaşmada öğretmen köprü görevini nasıl üstlenebilir?" TED بدلاً من أن يكون الوصي الوحيد للمعلومات، أن يكون ميسرا لجميع هذه المعلومات.
    Bağıran bir kadın tarafından zorlanması yerine onu durdurmak için gönlünü alabilirdin. Open Subtitles كان بمقدورك أن تقنعه بالتوقف بدلاً من أن تتركه يغرق بصراخ النساء.
    Klara'nın etrafındaki çocukların okul sonrası evlerine dağılmak yerine hep birlikte köyün çıkışına doğru gitmeleri bana hep garip geliyordu. Open Subtitles بدا لي غريباً أن الأولاد من حول كلارا بدلاً من أن يذهبوا لبيوتهم بعد المدرسة كانوا يذهبون معاً لطرف القرية
    Tiegler sarhoşluk halinden, kusmuk havuzunda uyanmak yerine cesedin başında dikilirken uyandı. Open Subtitles واقفاً فوق جثّة بدلاً من أن يكون وجهه ممرغاً ببركة من القيء
    Ve o zaman anladım ki birileri harika adımlar atabilir benim yerime başkası bunu yapabilir. Open Subtitles و لقد أدركت هذا الوقت كله أنني كنتُ، أحاول أن أتقن خطوات شخص آخر بدلاً من أن أحد نفسي
    Peki, o kadar eti yemek yerine neden derisini yiyorsunuz? Open Subtitles لكن بدلاً من أن تأكل لحم لماذا تأكلون القشور ؟
    Onun akşam yemeği hazırlayıp sana kanepede servis yapması yerine, sen ona akşam yemeği hazırla ve kanepede servis yap. Open Subtitles بدلاً من أن تجعلها تجهِّز لك عشاءك و تقدّمه لك على الأريكة تظهر أنت بالعشاء و تقدمه لها على الأريكة
    Temel parçacıklar nokta şekilli nesneler yerine sicim benzeri nesneler olarak düşünülüyor. Open Subtitles بدلاً من أن تكون الجسيمات الأولية جسيمات نقطية، نظنها الآن جسيمات وترية
    Ve senin, gidip çocukların bakmak yerine ne yaptığını görmeni! Open Subtitles وأنت؟ اذهب إلى الأولاد بدلاً من أن تسترق السمع هنا.
    Üzerine bir şey dökülürse diye endişelenmek yerine, bir şey dökmesek nasıl olur? Open Subtitles مارأيك بدلاً من أن تحميه من البقع لا نسكب بقعاً عليه وحسب, صحيح؟
    Uygunsuz davranıştan kovulmak yerine bütçeden dolayı işten çıkarılmışım gibi gösterebilir misin? Open Subtitles بدلاً من أن أكون مطرودة لسوء السلوك قد تجعلينه مطرودة لـ الإكتفاء؟
    - İkna etmek mi? Onun yüzüne vurmak yerine önce bana gelmeliydin. Open Subtitles كان عليك أن تأتي إليّ أولاً، بدلاً من أن تمسح بها وجهه
    tabağı kendim doldurmak yerine, Bu onlara istedikleri kadar az bir şeyi almada yardımcı olabiliyorlar. TED بدلاً من أن أضع أمامهم الطبق، فمسموح لهم بإختيار كمية التي يريدونها قليلة أو كبيرة.
    Tam üstüne inmek zor iş. Onun yerine, ona yanaşırsınız. TED تنزلق بسهولة. من الصعب الهبوط عليها. بدلاً من أن تقترب منها.
    Süperiletken yüzey yarım mikron kalınlık yerine, iki milimetre kalınlığında, oldukça ince. TED طبقة الموصل الفائق بدلاً من أن تكون بسماكة نصف مايكرون، فلتكن بسماكة ميليمترين، ما يعتبر ثخيناً جداً.
    Plana göre başarmak yerine başarısız olacak şeyler yapacaktım. TED والخطة ببساطة هي بدلاً من أن أسعى للنجاح سأقوم ببناء أشياء تفشل بشكل متعمد
    Akbabalara bakmak yerine, tüylere ve kemiklere bakın. TED بدلاً من أن تبحث عن النسور ابحث عن الريش والعظام النقية.
    Burada yaptığımız, asıl nesneyi çizmek yerine çevresindeki boşluğu çizmek. TED والفكرة هي، بدلاً من أن ترسموا الشيء الفعلي، فإنكم ترسمون الفراغ حوله.
    Bu sistem, programlanmak yerine datadan öğrenen algoritmalardan oluşur. TED هذه هي الخوارزمات التي تعلمت كيف تفعل هذا من البيانات بدلاً من أن يتم برمجتها يدوياً
    Beni itip kalkmak yerine bunları benim yerime ona verir misiniz? Open Subtitles أتعلم بدلاً من أن يمسكو الرجال بي هل يمكنك أن تعطيها هذا بالنيابة عني؟
    Farz edelim ki erkek kızın değil de kız erkeğin peşini bırakmıyor. Open Subtitles بدلاً من أن يلاحق الرجل الفتاة لنفترض أنها كانت هى من تلاحقه
    fakat bunu biraz önce belirttiğim amaçlar için istiyor olabildiğince erken ve sağlıklı olsun diyorsanız aynı zamanda seçenekleri çoğaltmak ve riski yönetmek istiyorsanız iş mantığını çarpıtan veya iş mantığına aykırı olmaktan ziyade iş mantığını destekleyen kamu politikalarından faydalanabiliriz. TED ولكن في حال أردتها للاسباب السابق ذكرها لتبدأ قريباً و بثقة عاليه و لاتاحة فرص أكثر و القدرة على التحكم في المخاطر فعليك بالسياسات العامة المتداوله التي تدعم بدلاً من أن تعارض أو تشوه منطق الأعمال .

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus