Ben çocuk değilim. Annemin izni olmadan da bir şeyler yapabilirim. | Open Subtitles | انا لست طفلة يمكنني فعل اشياء بدون اذن امي |
Anayasa mahkemesinin kararına göre ölmüş üvey babanızın izni olmadan sizin için yapabileceğim bir şey yok. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أفعل لكم شئ بدون اذن زوج الأم الميت |
Ve bir dahaki sefere ehliyetin ve iznim olmadan arabamı aldığında polisleri arayacağım. | Open Subtitles | في المرة القادمة عندما تاخذ سيارتي بدون اذن او رخصة قيادة سابلغ الشرطة |
Kimse benim iznim olmadan trenimin hareketlerine karışamaz. | Open Subtitles | لا يمكن إصادر اوامر لهذا القطار بدون اذن منى أنا |
Yardıma ihtiyacım yok ve siz buraya izinsiz giremezsiniz söyle onlara Spencer. | Open Subtitles | لا احتاج للمساعدة,ولا يمكن ان تكونوا هنا بدون إذن لا يمكن ان تكونوا هنا بدون اذن. |
Ama izinsiz içeri giremem. | Open Subtitles | لكن لا أستطيع أن أقوم بشيء بدون اذن تفتيش. |
Şimdi asker kaçağı, başı büyük belada herhalde. | Open Subtitles | انه متغيب بدون اذن على الارجح واقع بمشاكل جمة |
Ne, bana sormadan mı? | Open Subtitles | ماذا , بدون اذن مني؟ |
Bryn'in izni olmadan giremezsiniz. | Open Subtitles | لا تذهب الى هناك بدون اذن براين |
"Hiçbir asker, savaş ya da barış zamanında yasalarla belirlenen yollar dışında sahibinin izni olmadan herhangi bir evde konuşlanamaz." | Open Subtitles | "لا يجوز، في وقت السلم، " لأي جندي الاقامة باي منزل "بدون اذن المالك ولا حتى بالحرب ، |
Ve sen Billy Kimber'ın izni olmadan bu yarışa hile mi karıştırdın? | Open Subtitles | (و أنت نظّمت هذه السباقات بدون اذن من (بيلي كيمبر |
Demek istediğim, sektörünün izni olmadan, | Open Subtitles | اعني , ترك قطاعكم بدون اذن |
Unutma, hiçbir şart altında sen ve diğer hiç kimse benim özel iznim olmadan bu sete asla giremez, anladın mı? | Open Subtitles | وتذكر تحت اي ظروف لا تدخل ولا اي احد يدخل هذه الغرفة بدون اذن مباشر مني |
Benim iznim olmadan hiçbir parti burada bayrağını dalgalandıramaz. | Open Subtitles | بدون اذن مني لا أحد يستطيع رفع علم على هذه المنطقة |
Benim iznim olmadan ona yardım ettiğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف أنكى تساعديها بدون اذن |
Ama nöbetten kaçtı. Hem de izinsiz. | Open Subtitles | لكنه ترك الحراسة وذهب متغيبا بدون اذن |
WABAC'ı izinsiz kullanan bendim. | Open Subtitles | انا من استعمل الة الزمن بدون اذن |
Asker kaçağı konumuna düşmeden birliğe dönsem iyi olacak. | Open Subtitles | من الافضل ان اعود الى القاعدة قبل ان يظنوا اني خرجت بدون اذن |
Ne, bana sormadan mı? | Open Subtitles | بدون اذن منّي؟ |