"بدّ وأنها" - Traduction Arabe en Turc

• olmalı

Zavallı, güç bela kendini bir hücreye atmış. Susuzluktan bayılmış olmalı.
المسكينة كافحت لتدخل بزنزانة، لا بدّ وأنها فقدت الوعي بسبب الجفاف

Enkazdan başka bir şey yok. Sağlam bir savaş çıkmış olmalı.
لا شيء سوى أنقاض وغبار لا بدّ وأنها كانت معارك كثيرا

Zavallı Flora. Rupert'i unuttuğu için çok üzülmüş olmalı.
فلورا المسكينة لا بدّ وأنها أُنزعجتْ أنهاْ نَسىيت روبرت.

15 yıl önce falan gibi olmalı...
لا بدّ وأنها كانت، تقريبا قبل 15 سنة، تعرفون؟

Kız bir yelere mama zula etmiş olmalı.
لا بدّ وأنها تركت بعض الغذاء لك في مكان ما

Onun için gerçekten çok fazla şey ifade ediyor olmalı.
لا بدّ وأنها حقاً كانت تعني الكثير بالنسبة له

Onu yalnız bırakmamaya çalıştım ama beni görmüş olmalı ve sonra izini kaybettirdi.
حاولت مراقبتها لكن لا بدّ وأنها رأتنى وذهبت

Sıkı bir parti olmalı.
لا بدّ وأنها كَانَت حفلة مختلفة

Gordon'un anahtarını çalıp ışığı değiştirmiş olmalı.
لا بدّ وأنها سرقت مفاتيحه وغيرت الإشارة

Burada değil. Annesine dönmüş olmalı.
هي ليست هنا ا بدّ وأنها عادت إلى أمّها

Meşe ağacının yanında olmalı. - Çabuk ol.
لا بدّ وأنها بقرب شجرة البلوط

bir şeyler biriktirmiş olmalı.
لا بدّ وأنها تدخر شيئا

Akciğer ambolisi olmalı.
لا بدّ وأنها جلطة رئوية

- Pete haberini görmüş olmalı.
لا بدّ وأنها رأت، مقالة "بيت".

'O' mektup olmalı.
لا بدّ وأنها هي

Kendisi gitmiş olmalı.
لا بدّ وأنها ذهبت بنفسها

Şişman Adamın çetin sınavı üzerinde travmatik etki yapmış olmalı.
محنة الـ(هامبتي دامبتي) تلك لا بدّ وأنها كانت صادمة.