İnsanları dinlemek için kaç tür patent alındığını biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعرف كم عدد براءات الاختراع المتعلقة بمراقبة الناس ؟ |
Bu yol işe yarıyor çünkü patent trolleri anlaşmadaki miktarın belli bir yüzdesini alabiliyorlar. | TED | السبب في نجاح هذا هو أن سارقي براءات الاختراع يتلقون نسبة مما استطاعوا استرداده في التسوية. |
Bu, patent trollerinin kendilerinin kullandığı bir taktik. | TED | وهذا نهج من المفترض أن يستخدمه سارقي براءات الاختراع على الناس لتحقيق مبتغاهم. |
Hepsinin patentini, aldım. | Open Subtitles | نعم، اشترت ودفع ثمنها. ومن جميع براءات الاختراع لدي. |
Bence Harry kardeşinin patent-jacking yaptığını biliyordu. | Open Subtitles | اظن بان هنري كان يعلم عن اخاه وسرقة براءات الاختراع. |
Konuşmanın bu kısmında patent sistemiyle ilgili bir çözüme varmam gerekiyor. | TED | والآن وصلنا إلى نقطة من الحديث حيث من المفترض أن أخرج بحل لنظام براءات الاختراع. |
Buradaki sorun ise, patent sistemi için farklı çıkar ve görüşleri olan iki büyük endüstri grubunun varlığı: | TED | والمشكلة في ذلك هو أنه هناك مجموعتان صناعيتان كبيرتان لديها اعتبارت مختلفة لنتائج نظام براءات الاختراع. |
Sonuç olarak patent trolleri bu boşlukta yaşamlarını sürdüyorlar. | TED | وكنتيجة، فإن سارقي براءات الاختراع يعيشون نوعا ما في المساحة بينهما. |
Ne yazık ki patent problemine çözüm getirecek kadar akıllı değilim. | TED | لذا فلسوء الحظ لست ذكيا بما فيه الكفاية لإيجاد حل لمشكلة سارقي براءات الاختراع. |
Bu, sanayide yaygın bir uygulamaydı ve uçaklar için patent sahibi olanlar onları ateşli bir biçimde savunuyor ve rakiplerine sağlı sollu dava açıyorlardı. | TED | لقد كانت هذه ممارسة شائعة في المجال، وهؤلاء الذين كانو يملكون براءات الاختراع على الطائرات كانو يدافعون عنها بضراوة وكانو يقاضون المنافسين يسرة ويمنة. |
patent bürosu bu patenleri 20 yılı aşkın süredir veriyordu. | TED | حسنا، مكتب براءة الاختراع سبب مشاكل فيما يخص براءات الاختراع تلك لأكثر من عشرين عاماً |
Bu ürün için verilen her patent, havalandırma deliklerinin, filtrenin dudak kısmından itibaren 12 milimetre olması gerektiğini gösteriyor. | TED | تُظهر براءات الاختراع لهذا المنتج أن فتحات التهوية يجب أن تكون 12 ملم من طرف حافة المرشح. |
1904 yılında Birleşik Devletler patent Ofisi, önceki kararlarını aksi yönde değiştivermiş ve radyo için Marconi'ye bir patent vermişti. | Open Subtitles | في عام 1904 , قرر مكتب براءات الاختراع العوده عن قراره السابق وأعطي ماركوني الفضل في اختراع الراديو |
Albert Einstein ise patent bürosunda çalıştı. | Open Subtitles | البرت اينشتاين عمل في مكتب براءات الاختراع |
Monsanto, bizi patent ihlaliyle ve kontratı bozmakla suçladı. | Open Subtitles | مونسانتو اتهم زورا لنا لانتهاك براءات الاختراع والاخلال بالعقود |
Telif hakları ve ticari marka ile uğraşmak zorunda kalırsınız, patent alımları da var. | Open Subtitles | يمكنك التعامل مع حقوق التأليف والنشر والعلامات التجارية، وعليك أيضا التحقق من براءات الاختراع. |
Geri döndüğümüz zaman patentini satabilirim diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | فكرت فقط عندما ارجع الى المنزل، بأمكاني بيع براءات الاختراع انهم سيعرفون ذلك |
Genetiği değiştirilmiş bu bitkilerin patentini alarak, | Open Subtitles | من خلال تسجيل براءات الاختراع هذه النباتات المعدلة وراثيا |
Onun şirketi elektrikli arabaları mükemmelleştirdi sonra da patentini verdi. | Open Subtitles | شركته أتقنت السيارات الكهربائية وبعدها تخلّت عن براءات الاختراع |
Charles eğer patent-jacking yüzünden ölmüşse Henry de hedef olabilir. | Open Subtitles | ان كان تشارلز قد قتل بواسطه احد ضحايا براءات الاختراع, هنري يمكن ان يكون هدفا ايضا |
Birileri bu ürünlerin patentlerini kayda geçirmeyi unutmuş. | Open Subtitles | بعص براءات الاختراع ليست مسجلة باسم شركتنا |
Belli başlı patentlerimizi başkasının işine burnunu sokan sömürgecilere satmıyor. | Open Subtitles | ولا تعطي براءات الاختراع الى ساكنوا أهالي مُستعمراتنا المُتطفلون |