Benim için tek önemli olan şey sana göz kulak olmak. | Open Subtitles | والشيئ الوحيد المهم بالنسبة لي هو أن أقوم برعايتك |
Dinle Desmond, şimdi gitmeliyim, ama burada sana göz kulak olacak insanlar var. | Open Subtitles | حسناً، ديزموند، أسمع، عليّ المغادرة لكن هناك هنا مَنّ سيقوموا برعايتك |
Seninle ilgilenecek güzel bir kız bulman gerekiyor. | Open Subtitles | أنت تحتاج إلى فتاة لطيفه تقوم برعايتك. |
Bayanlar seninle ilgilenecek. | Open Subtitles | (ليزلي) ستقوم برعايتك |
- Sponsorunu arayacağına söz vermiştin. | Open Subtitles | أخبرتكِ -وعدتنى أنك ستتصل بالمختص برعايتك |
Neyin var senin böyle? Sen, şefin kıçını Tapley'le ilgilenerek güzelce yalarsan mucizevi bir şey olacağını mı sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظن لو أنك تملقت الزعيم , (برعايتك لـ(تابلي |
Ben sana bakarım, tamam mı? | Open Subtitles | سأقوم برعايتك حسناً؟ |
Babam öldüğünde, sana göz kulak olacağıma söz vermiştim. | Open Subtitles | عندما مات أبي ، وعدتك أن أقوم برعايتك |
Yenilmez kurt sana göz kulak olacak ve seni kötülükten koruyacaktır. | Open Subtitles | حتى تقوم الذئب الذي لا يقهر برعايتك - وحمايتك من أي أذى - شكراً لك أيها الكاهن |
Hala sana göz kulak olacağım. Affedersiniz efendim, | Open Subtitles | سأقوم برعايتك اعذروني يا سادة |
Alba seninle ilgilenecek. | Open Subtitles | (ألبا) ستقوم برعايتك |
Eve gelmek istersen, kalan günlerimi seninle ilgilenerek geçireceğime söz veriyorum. | Open Subtitles | ولكن أنا هنا لأقاتل من أجلك (بوني) وإذا اردتي العودة إلى المنزل أعدك أنني سوف أقضي بقية أيامي برعايتك |
Ben sana bakarım. | Open Subtitles | سأهتم برعايتك |