"برغم" - Traduction Arabe en Turc

• Yine
• Gerçi
• halde
• Ancak
• ne kadar
• rağmen
• karşın
• olsa da
• karşı
• olsam
• olsak bile

Yine de bir öğrenciden barış zamanında duymak istediğimden daha fazla küfür duydum.
برغم أن ذلك السباب أكثر من اللازم بالنسبة لطالب عسكري في وقت سلميّ.

Yine de bu, bizim federal tarım politikamızın iyi bir sunumu değil.
برغم ذلك، لم يكن هذا تمثيلًا جيدًا للسياسة الفيدرالية الزراعية.

Bu harika. Gerçi, bir çocuk üç ayda pek bir şey öğrenemez.
يبدو عظيماً، برغم أن الطفل لا يتعلم الكثير في ثلاثة أشهر فقط

Aday olmayı kazanamadığımız halde bu kampanya birçok başarıya imza attı.
برغم أننا لم ننجح بتأمين الترشيح فهذه الحملة حققت إنتصارات كبيرة

Ancak bana, içinde sadece iki kadın olmasına rağmen, insanın hikâyesi olduğu söylenmişti.
لكنهم أخبروني أن هذه قصة عن جميع البشر، برغم حقيقة أنها تشمل امراتين فقط.

Onu ne kadar sevseler de, bizden biri değildi. İtalyan değildi.
برغم من حبهم له,لم يكن واحداً منا أعني لم يكن ايطالياً

Fakat robotik davranışına rağmen kurbanlarının pek hayal edemediği bir iç yaşama sahipti.
ولكن برغم من سلوكه الآلي، فقد امتلك حياة داخليه لم يكن ضحاياه ليتخيلوها.

Bütün geçmişimize karşın, güvende olduğun için memnun olduğumu söylemek istiyorum.
أن أقول ، برغم كل ماضينا ، ولكنى سعيدة بأنك بخير

Yine de, bir erkeğin yerleşip yuva kurabileceği türden bir yerdi.
برغم ذلك فهو مسكن يمكن للمرء أن يتخذه كمنزل،

Ama, Yine de, daha çok dinlediğimde onu daha net duydum.
لكن برغم ذلك فأنا واثق أني استمع بوضوح إليها

Halkımın kuşaklar boyu Wraithlerle yüzleşirken geçirdiği korkulardan haberiniz var ve Yine de sadakâtlerini sorguluyorsunuz.
أنت تعلم حجم الرعب الذى واجهه قومى على يد الريث و برغم هذا تشك فى ولائهم ؟

Çılgınca ve yasadışı, ama Yine de dahiyane bir fikir.
مجنونة وغير قانونية لكنها رائعة جدا برغم ذلك

Gerçi sır tutmak, bana pek de anlamlı gelmiyor artık.
برغم أن كتمان الأسرار قد فقد مغزاه بالنسبة إليّ الآن.

Gerçi, açıkça konuşmaya başladığımda.. ..genellikle sonunda, göğsümde bir hançer oluyor.
برغم أنّي حين أقول شيئًا لا يروقك يُغمَد خنجر في صدري.

Gerçi kardeşin dördümüzü de ölmüştü. Yani arkadaş gibi davranmayalım.
برغم أن أخاك قتل أربعتنا، فدعنا لا نتظاهر بكوننا أصدقاء.

Kilosu düşük olduğu halde Alt Küçüklerde şampiyon olan kızsın.
أنت الفتاة التي برغم قلّة وزنها فازت بكل بطولات المبتدئين

Ancak, ekonomik eşitsizlik etrafındaki çerçeve siyahi, Latin ve yoksul olup borçlananların yanlış seçimlerine odaklanmaktadır.
برغم ذلك، معظم التأطير حول التفاوت الاقتصادي يركز على خيارات الفقراء من السود، اللاتينيين والمقترضين الفقراء.

Testler her ne kadar kardeşinin fonksiyonları çalışıyor dese de beyin ölümü oldu.
أنا آسفةٌ جداً لفقدك، لكنّ الفحوصاتِ أكّدت أنّه برغم وظائف أختكِ الجسديّة الطبيعيّة

Senin hakkında bildiğim her şeye rağmen seni arzulamaktan kendimi alamıyorum.
برغم كل ما أعرفه عنك، أجد نفسي هنا معك. أرغب بك.

Herşeye rağmen bana inanıyorsun. Sana verdiğim acıya karşın bunu yapabiliyorsun, hayret verici.
مازلتِ تؤمنين بي، وأن تملكي القدرة على ذلك برغم حجم الألم الذي سببته لك لهو أمر مذهل.

Doğru söylüyor. Biraz kasıntı olsa da matematiğine karşı çıkamazsın.
أنه محق برغم أسلوبه المحبط لكن لا يمكنكما جدال حساباته

Babası kutsal kitabına çok bağlıydı, yüzüme karşı tam aksini yapsa da.
والده كان أقرب إلى البابوية برغم ذلك، فهو يدعي خلاف ذلك أمامي

Siz bu gezegende olmuş en önemli olaysınız, her ne kadar iyi mi kötü mü olduğuna karar verememiş olsam da.
إنك أهم ما حدث على ظهر كوكبى برغم أننى لم أقرر بعد إن كان هذا حسنا أم سيئا

Asla yakın olamamış olsak bile tanıdık bir yüz görmek hoş olurdu.
برغم أننا لم نكن مقربين فمن اللطيف رؤية وجه مألوف