| Ama bana yaptığı şey yüzünden asıl hissettiğim minnettarlık ve gurur. | Open Subtitles | لكن ما أشعر به حقاً... هو الامتنان و الفخر. بسبب ما فعله بي. |
| Benim için yaptığı şey yüzünden hapse girecek. | Open Subtitles | لكنه سيذهب إلى السجن بسبب ما فعله لأجلي |
| Babamın yaptığı şey yüzünden her şeyi kaybettim. | Open Subtitles | فقدت كل شيء بسبب ما فعله والدي. |
| Birincisi, bunun gibi bir odaya girdiğimde içeride oğlumun yaptıkları yüzünden bir kayıp yaşayan birinin olup olmadığını bilmiyorum. | TED | الأول، عندما أدخل إلى قاعة كهذه، لم أعرف مطلقًا ما إذا كان هناك شخص ما قد فقد عزيزًا بسبب ما فعله ابني. |
| Kocasının ona yaptıkları yüzünden, Martha'nın acı çekmesini istiyor Matthew'u da ele geçirene kadar gitmeyecek. | Open Subtitles | لقد أرادها أن تعاني بسبب ما فعله زوجها وهو لن يتوقّف حتى يحصل على، ماثيو |
| CJ'e yaptığından ötürü kendisinden hoşlanmamam dışında... konuşacak fazla bir şey yok. | Open Subtitles | ، ليس هناك الكثير لنتحدث عنه ... سوى أنني لم أحبه كثيراً " بسبب ما فعله " سي جي ... |
| Bahse varım yaptığı şeyden ötürü çok kötü hissetmiştir. | Open Subtitles | أنا أراهن أنه شعر بسوء بسبب ما فعله |
| Kardeşinin yaptığı şeylerden dolayı kendini suçlama. | Open Subtitles | لا تلم نفسك بسبب ما فعله شقيقك |
| Bana yaptığı şey yüzünden. | Open Subtitles | بسبب ما فعله من أجلي. |
| Kardeşimin yaptığı şey yüzünden mi? | Open Subtitles | بسبب ما فعله أخّي؟ |
| yaptığı şey yüzünden yıkılmış durumda. | Open Subtitles | إنه متحطم بسبب ما فعله |
| Bana yaptığı şey yüzünden mi? | Open Subtitles | هل هو بسبب ما فعله بي ؟ |
| Bana yaptığı şey yüzünden. | Open Subtitles | بسبب ما فعله بي |
| Buraya Matt'in yaptığı şey yüzünden mi geldiniz? | Open Subtitles | هل أنتما هنا بسبب ما فعله (مات)؟ |
| Buraya Matt'in yaptığı şey yüzünden mi geldiniz? | Open Subtitles | هل أنتما هنا بسبب ما فعله (مات)؟ |
| Size yaptıkları yüzünden suçu üstlenecekti. | Open Subtitles | وكان سيقوم بتحمل تكلفة ذلك بسبب ما فعله بكِ |
| Senin saç kasabının bana yaptıkları yüzünden bunu takıyorum. | Open Subtitles | انا البس هذا بسبب ما فعله مزين شعرك بي |
| Bu herifin yaptıkları yüzünden zaten biri can verdi. | Open Subtitles | سبق و مات رجلٌ بسبب ما فعله هذا الرجل. |
| yaptığından ötürü acı çektireceğim ona. | Open Subtitles | سأجعلهُ يعاني بسبب ما فعله |
| Bahse varım yaptığı şeyden ötürü çok kötü hissetmiştir. | Open Subtitles | أنا أراهن أنه شعر بسوء بسبب ما فعله |
| Asa'nın yıllar önce yaptığı şeylerden dolayı. | Open Subtitles | بسبب ما فعله (آسا) في تلك السنوات الماضية |
| Yaptıkları sayesinde ünlü bir gangster hayatının sonuna dek hapis yatacak. | Open Subtitles | بسبب ما فعله, تم القبض علي رجل العصابة الشهير ودخل السجن ليبقي فيه لبقية حياته |