"بشكلٍ ما" - Traduction Arabe en Turc

• Bir şekilde
• her nasılsa
• Nasıl oluyorsa

Bir şekilde özel hayatınıza müdahale ediyormuşum gibi geldi.
بَدَا وكأنه تعدّىِ على خُصوصيتِك بشكلٍ ما.

Bir şekilde el ile çevirsek bile, güç yok.
حتى لو أمكننا الطلب يدويا بشكلٍ ما,لا يوجد طاقة

Ve Bir şekilde dünyanın en büyük kurutma makinesinin içine koymanın yolunu buldun.
وتنكنتِ بشكلٍ ما من وضعه بأكبر مجفف في العالـم

Ama her nasılsa ben onun asla yatağa geri gelmeyeceğini biliyorum.
لكن بشكلٍ ما فقط... أعرف أنها لن تعود للفراش ثانيةً

Ama her nasılsa işler o şekilde gelişmedi.
ولكن بشكلٍ ما لم يسر الأمر بهذا الشكل

Çünkü Nasıl oluyorsa bu şaklabanlar bir gecede 800 milyon dolar kaybediyor.
لأن هؤلاء المهرجين، بشكلٍ ما خسروا 800 مليون دولار في غضون ليلة

Nasıl oluyorsa, bu dövme ve şeker hastalığı, inanması çok güç.
بشكلٍ ما مع مرض السكر و هذا الوشم أجد صعوبة في تصديق هذا

Hanabi'nin kaçırılması ve ay Bir şekilde bağlantılı mı?
إختطافُ هانابي وما يحدثُ للقمر .هما مُرتبطان بشكلٍ ما

Yani Etik ilk sıfır robotu bulursa ve Bir şekilde talimatlarını değiştirirse tüm orduyu tek seferde yenebilir.
لذلك إذا تمكنت إيثيك أن تجد الآلي الصفري الأصلي واستطاعت بشكلٍ ما تغيير إعداداته، تستطيع أن تسيطر على الجيش بأكمله، دفعةً واحدة.

Bir şekilde nasıl olduğunu anlamadım bile pencereden aşağı düştüm.
...بشكلٍ ما ...لا أعلم حتى كيف حدث ذلك سقطتُ من النافذة

Bir şekilde hep olmanı istediğim gibi bir adam oldun.
بشكلٍ ما , اصبحت الرجل الذي دائماًمااردتكانتكون .

Hadi ama, Çavuş. Bu pislik Bir şekilde temizlenmek zorunda.
بحقك يا (سارج)، فهذه القذارة لابد من تنظيفها بشكلٍ ما

Bunu giymek, Bir şekilde..
..ارتداء هذه ..يعني أنّه بشكلٍ ما

Bir şekilde bu noktaya gelmeliydim.
كان عليّ المجيء إلى هنا بشكلٍ ما

Fakat, Size yapcağınız bir şey sorarsam, ... ...sorum teknolojinin bir bölümüyle alakalı olmayacak,... ...sadece hepmizin saatte 60mil (96km)... ...hızla giden 4,000 pound değerinde sizi gitmek... ... istedğiniz her yere götürebilcek akla yatkın... ... bir makineden anladığınız neyse, hayal edin... ... ve ayrıca Bir şekilde de son mil hareketi içinde kullandğımızı,... ... ama bozulduğunu ve çalışmadığını.
ولكن لو طلبت منكم أمراً واحداً، وهو آلا تفكروا بها كقطعة من التقنية، بل تخيلوا أن، بالرغم من أننا بشكلٍ ما نفهم أنه من المعقول أننا نستخدم آلة تزن 4000 رطل، التي تسير 60 ميلاً في الساعة، وتأخذك أينما تريد، وبشكل ما، هي ما استخدمناه لنصل إلى الخطوة الأخيرة، وهي محطة، ولا تعمل.

Hayır, Bir şekilde ödemem gerek.
لا، يجب أن أدفع لكِ بشكلٍ ما

İstediğin değil yol her nasılsa, bu... o hiç?
بشكلٍ ما لا يكونُ... بالطريقة التي أردتيها أن تكن نهائياً؟

Nina Myers her nasılsa bunu uzaktan becerdi ve bu şey sistemin içinde çalışıyor.
(نينا مايرز) تمكنت بشكلٍ ما من إطلاقه من بعيد وهو يدمر النواة بعنف