"بشيء لطيف" - Traduction Arabe en Turc

    • güzel bir şey
        
    • hoş bir şey
        
    • iyi bir şey
        
    • güzel bir şeyler
        
    • güzel şeyler
        
    Senin için güzel bir şey yapmak istedim. Open Subtitles لا أعرف كنت أحاول القيام بشيء لطيف لأجلك
    Annene küçük güzel bir şey yapmak istedim, ama sen ona vermemişsin. Open Subtitles أردتُ أن أقوم بشيء لطيف لوالدتك ، ولكنك لم تسلّمها لها
    İnsanların senin için hoş bir şey yapmalarına niçin izin vermiyorsun? Open Subtitles أعني، لمَ لا تسمحي للناس فقط أن يقوموا بشيء لطيف لأجلك؟
    Olanlar yüzünden kendimi affettirmek için iyi bir şey yapmak istedim. Open Subtitles واردت القيام بشيء لطيف لأعوض لك عما فعلته
    Ne zaman güzel bir şeyler yapsan kabul etmeyecek kadar utanıyorsun. Open Subtitles عندما تقوم بشيء لطيف تكون خجلان جدا من الاعتراف بذلك.
    Çocukluğum yüzünden benim için güzel şeyler yapmanızı anlayamayacağım on yıl sonra sizinle karşılaşırsam ve ağlamaya başlarsam bu yüzdendir. Open Subtitles أتعلمون، بسبب طفولتي، لن أكون قادرة على فهم حقيقة أنكم جميعاً قمتم بشيء لطيف تجاهي للتو،
    Bak, ben güzel bir şey yapmaya çalıştım. Ama bir aile olacaksak eğer, senin de bazı konularda uzlaşman gerek. Open Subtitles اسمعيني، لقد حاولت القيام بشيء لطيف ولكن إن كنا سنكون عائلة..
    güzel bir şey düşün. Nabzın düşer. Open Subtitles فقط فكّري بشيء لطيف سيُخفظ معدّل نبضات قلبك
    Ne zaman güzel bir şey yapmaya kalksam suratını acayip bir şekle sokuyor. Open Subtitles كل ما حاولت ان أقوم بشيء لطيف يخرج تعبيره الغاضب هكذا
    Senin için çok güzel bir şey yaptı ve sen ona gerçekten nazik davranmıyorsun. Open Subtitles لقد قام بشيء لطيف لك وأنت غير ودودة
    Senin için güzel bir şey yapmaya çalışıyordum. Open Subtitles كنتُ فقط أحاول القيام بشيء لطيف لكِ
    Ama, eşyalarımı açtıktan sonra, senin için hoş bir şey yapmak istedim. Open Subtitles بعد تفريغ الصناديق أردت القيام بشيء لطيف لك
    Kutlamak için hoş bir şey yapmak istiyorum. Open Subtitles انا فعلا أريد ان اقوم بشيء لطيف للاحتفال
    Çok hoş bir şey değildir. Open Subtitles وهو لَيسَ بشيء لطيف
    Biri için iyi bir şey yapacağız ama yaptığımızı hiç kimseye anlatmayacağız. Open Subtitles لنقم بشيء لطيف لشخص آخر لكن لا نخبر أي أحد آخر بأننا فعلنا هذا
    Benim suçum değil. İyi bir şey yapmaya çalıştım. Open Subtitles ليست غلطتي حاولت القيام بشيء لطيف
    Bu Susan için iyi bir şey yapmakla ilgili. Open Subtitles هذا بشأن القيام بشيء لطيف لأجل سوزان
    güzel bir şeyler yaparız. Open Subtitles وسنقوم بشيء لطيف.
    - Ben de kalkıp senin için güzel bir şeyler yapmaya çalıştım bugün. - Yaptın da zaten. Open Subtitles -وأنا هنا اليوم أحاول القيام بشيء لطيف .
    Maura senin için güzel bir şeyler yapmak istiyor. Open Subtitles (مورا) تريد القيام بشيء لطيف لك
    Rüyanda güzel şeyler gör. Open Subtitles إحلمي بشيء لطيف.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus