"بصديقتك" - Traduction Arabe en Turc

• arkadaşın
• kız arkadaşını
• arkadaşına
• arkadaşından
• sevgilin
• sevgilini
• kız arkadaşınla
• dostunla

Kız arkadaşın olduğunu söylemenin bu kadar uzun zaman alması ilginç.
أجد هذا مثيراً للأهتمام أن تنتظر طيلة هذه المدة لتخبرني بصديقتك

- Ben sadece arkadaşın göz kulak oluyorum. - Sağ ol, dostum. Hadi gidelim.
ـ إني فقط أهتم بصديقتك ـ شكراً لك، هيا نَطير

Felaketten bahsediyorken, kız arkadaşını hala aramadın mı?
وبمناسبة الكوارث , هل اتصلت بصديقتك حتى الآن؟

Kardeşinin kız arkadaşını alıp kaçtığını, ve sık sık, tek başına kafayı çektiğini anlayabiliyorum.
أعرف أن أخاك ذهب بصديقتك وأنت تشرب لوحدك كثيراً لذا، أفهم ذلك

Fabrikada sarışın arkadaşına neler yaptığımı gördün, değil mi?
ربما رأيت مافعلته بصديقتك هناك فى المصنع

Ya da belki küçük kız arkadaşından başlarız.
أو علي ّ أن أبدأ بصديقتك الصغيرة.

Buradan çıkmak için sevgilin L'Amanda'yı arayıp duruyorum ama cevap vermiyor.
بصديقتك "لاماندا" لتخرجنا من هنا و هي لا تجيب

Senin oyuncağın değilim senin ahbabın veya kız arkadaşın ya da gay ev arkadaşın değilim.
انا لست بلعبتك لست بصديقك, لست بصديقتك و انا لست برفيقك الشاذ

Kız arkadaşın Meggy Travers'a haber vermiş olmalısın.
من المؤكد بعد ذلك قمت بالإتصال بصديقتك بعد خروجك من المكتبة

Hep alırım. Kız arkadaşın kısmına inanamıyorum.
طوال الوقت, عنيت الجزء الخاص بصديقتك

Senin tek düşündüğün Gina, kocaman, şişman kız arkadaşın! Sence o şişman mı?
أنت فقط تهتم بصديقتك السمينه , جينا

Kız arkadaşın üç cinayetten aranıyor.
مشتبهٌ بصديقتك في ثلاث جرائم قتل

Lisedeki kız arkadaşını sarhoş bir şekilde gecenin ikisinde aramalısın.
تتصل بصديقتك من الثانوية ثملاً في الثانية صباحاً

Belkide eski kız arkadaşını aramalıyım Randevu ayarlarım.
ربما سأتصل بصديقتك السابقه اطلب منها موعدا

kız arkadaşını ara. Bu gece o partiye gidiyoruz.
اتصل بصديقتك ستذهبان إلى ذلك الحفل الليلة

Her şeyin yolunda olduğundan emin olmak için arkadaşına göz kulak olmanı istiyoruz.
نريدك ان تعتني بصديقتك ، تتأكدي أن كل شيء على مايرام

Sen orada şu ölü Latin Amerikalı için gözyaşı dökerken kız arkadaşına neler yapacağımı hayal et.
وستكون بالأسفل تبكي من هذه الميتة الأنيقة تخيل فقط ما سأفعله بصديقتك

Eşcinsel arkadaşından da hoşlanıyorsun, öyle değil mi?
وأنت أيضاً مُعجب بصديقتك الشاذة، صحيح؟

Hey dostum, sevgilin mi?
مرحباً يا صاح ، هل أتيت بصديقتك ؟

sevgilini nasıl etkilediğin anlaşılmış oldu.
يجب عليك أن تتمسك بصديقتك الحميمة من أقدامها

kız arkadaşınla ilgili bir amacım yok. Beraber çalışıyoruz. Hepsi bu.
ليست لدي رغبة بصديقتك نحن نعمل معاً و هذا كل شيء

- Sonra da... - Sonra kocan en yakın dostunla kaçtı.
- وبعدها هجرك زوجك ليرتبط بصديقتك المقربة