"بصديقته" - Traduction Arabe en Turc

    • arkadaşına
        
    • arkadaşını
        
    • sevgilisi
        
    • sevgilisini
        
    • arkadaşıyla
        
    Doğru peruk, elbise ve hareketlerle... onun kız arkadaşına benzeyebilirsin, böylece eve girersin. Open Subtitles بالباروكةِ الصحيحةِ , ملابس, ، أنت يُمْكِنُ أَنْ إنظري جيدا للصورة لتتشبهي بصديقته لتتمكني من دخول البيت
    Kız arkadaşına elmasını yerini hapishaneden telefonla haber verdi Open Subtitles لابد انه اتصل بصديقته من السجن واخبرها اين وضع الماسة
    ♪ Üzgün ve yalnız ♪ ♪ Bir arkadaşını arıyor ♪ Open Subtitles ^ إنه حزين ووحيد الآن ^ ^ لذا اتصل بصديقته ^
    Evet ama kız arkadaşını hallettim. Open Subtitles حسناً، امسكتُ بصديقته الصغيرة على كل حال
    Ne? Ayrıca kızın sevgilisi gibi duran bir adam vardı. Open Subtitles ايضاً شخص يبدو أنه معجب بصديقته
    sevgilisini aramış. Bu neyi kanıtlar ki? Open Subtitles لذا إتصل بصديقته ما الذي يثبته ذلك؟
    Bob bayan arkadaşıyla tanışmamızı cidden istiyor. Open Subtitles بوب يريد حقا ان نلتقي بصديقته الجديدة.
    Bay. evans'ın kız arkadaşına baktığı için kurbanı öldüresiye ... bir öfkeyle saldırmasıydı. Open Subtitles كان بسبب فورة غضب "قاتلة من السيد "إيفانز بسبب كيفية تحديق الضحية بصديقته
    Travis bir gönüllü, kız arkadaşına sahip çıkıyor. Open Subtitles ترافيس هو متطوع .. أنه يقوم بالأعتناء بصديقته
    Bir adam güzel kız arkadaşına hayran olamaz mı? Open Subtitles لا يمكن لشخص ان يعجب بصديقته الجميلة؟
    Hele ki küçük arkadaşına ne yaptığını öğrendikten sonra. Open Subtitles حالما يكتشف ما فعلتيه بصديقته الصغيرة
    Aptal küçük arkadaşına hiçbir şey yapmadım. Open Subtitles لم أفعل شيئاً بصديقته السخيفة الصغيرة
    Sesini duymak için eski kız arkadaşını gizli numaradan arayan birinden ilişki tavsiyesi almayım. Open Subtitles الا اخذ نصيحة من اجل علاقتي هذه من شخص يتصل بصديقته الحميمة السابقة من رقم محجوب فقط من اجل سماع صوتها؟
    Yapayalnız, bu yüzden küçük kız arkadaşını arıyor. Open Subtitles هو وحيد لذلك يتصل بصديقته الصغيرة
    Gece vardiyalarında çalışan genç bir fabrika isçisi, fabrikanın güvenlik kameralarının olduğu kattan sinsice uzaklaşmayı başarır, ve saat gece 11'de bir köşe bulur sadece kız arkadaşını arayıp iyi geceler diyebilmek için. TED عامل شاب في مصنع يعمل في الدوريات الليلية، الذي يرتب للتسلل من موقع المصنع، حيث توجد دوائر المراقبة التلفزيونية بالمناسبة، ويجد ناصية، حوالي الساعة 11 في الليل يستطيع الإتصال بصديقته ويتمنى لها ليلة سعيدة.
    Geçenlerde Gob, Michael'ın şu anki eski sevgilisi Marta'dan hoşlandığını öğrendi. Open Subtitles مؤخراً, اكتشف(جوب), أنّ (مايكل) كان مولعاً بصديقته السابقة (مارتا)
    Hayır, Aldous Snow'un sabah ilk iş olarak eski sevgilisini aramak yerine yapacağı çok daha önemli işleri vardır. Open Subtitles كلا، لدى (الدوس سنو) أشياء أفضل ليفعلها أولاً خلال الصباح عوضاً عَن الإتّصال بصديقته السابقة.
    Ve beni onun hala eski sevgilisini geride bırakmamış olabileceğini düşündüğün için onunla görüşmemeye ikna etmeye çalışmadın mı Ivy? Open Subtitles ولم تحاولي إقناعي في العزوف عن رؤيته مجدداً لأنه قد يكون مازال متيم بصديقته السابقة (آيفي)؟
    Ben de sevgilisini arayayım. Open Subtitles وأنا سأتصل بصديقته
    Şurada genç bir çocuk 82 model Datsun'unda kız arkadaşıyla yiyişiyordu. Open Subtitles مررت للتو بفتى يتحرش بصديقته في الموقف في المقعد الخلفي لسيارته الـ"داتسون 82".

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus