Eğer sana bir konuda baskı yapıyorsa, körlemesine razı gelme. | Open Subtitles | إن كان يضغط عليك بشيء ما لا تلتزم بصورة عمياء |
Bu durumları eğitimli veya eğitimsiz uygulayıcıların körlemesine iğne yapmaları oluşturuyor. | TED | وأنها تأتي من مثل هذه الحالات حيث يكون لديك إمّا ممارسين مهرة أو غير مهرة، بصورة عمياء يقومون بحقن شخص ما. |
körlemesine birbirimizi destekleyip sonuçlarını görmezden gelemeyiz. | Open Subtitles | نحن لا نستطيع الدعم بصورة عمياء وإهمال النتائج المحتملة |
Kurallar artık eskimiş. Bunlara körü körüne bağlanmamız bizi sadece çöküşe götürür. | Open Subtitles | هذه المراسيم البالية والتزامكم بها بصورة عمياء ستؤدي بنا للسقوط. |
zavallı babam , benim için körü körüne bir anlaşma yaptı. | Open Subtitles | ابّي الفقير، ضَربَ الصفقة بصورة عمياء لي. |
Kurumsal bir otoriteye körü körüne boyun eğdiğinde, onların kararlarını sürekli tehlikeye atmanın ne olduğunu bilirim. | Open Subtitles | ذلك عندما يكون الشخص تابع بصورة عمياء لمؤسسة السلطه. و حكمهم غالبا ما يثير الشبهة. |
Tıpkı insanlar gibi başkalarının buyruklarını gözü kapalı yerine getiriyorsun. | Open Subtitles | تتبع الأوامر بصورة عمياء كالبشر |
Biz sadece ahır hayvanımıyız, nedenini bile anlamadığımız bir savaşın içine körlemesine liderimizin peşinden gidiyoruz? | Open Subtitles | أنحن فقط حيوانات بارنيارد... نتبع بصورة عمياء زعمُائنا إلى الحرب بدون أن نعي حتى؟ |
körlemesine girip ventrikülü buldu. | Open Subtitles | لقد دخل بصورة عمياء ووصل إلى البطين. |
körlemesine kaçarak, önünüzde ne yatıyor bilmiyorsunuz. | Open Subtitles | تهربون بعيدًا بصورة عمياء... لا تعرفون ما ينتظركم. |
Öyleyse, körlemesine devam ediyoruz, değil mi? | Open Subtitles | ذلك يستمر بصورة عمياء, أذا؟ |
körlemesine, evet. | Open Subtitles | بصورة عمياء, نعم |
Karanlıkta körlemesine mücadele ediyorsunuz. | Open Subtitles | تقتلون بصورة عمياء في الظلام. |
Kasap'la ben ihtiyarı körü körüne takip ettik. | Open Subtitles | القاطع وأنا تبعنا الرجل العجوز بصورة عمياء |
Ve körü körüne saldırırlar. | Open Subtitles | ويضربون بصورة عمياء. |