aynı zamanda dünyaya farklı bir şekilde adapte olmanızı sağlayan beyninizdeki öğrenme merkezlerini harekete geçiriyor. Bulgularımıza göre daha pozitif olabilmek için beyninizi | TED | بل تنعكس على جميع مراكز التعلم في عقلك نمكنك من التكيف مع العالم بصورة مختلفة وجدنا أن هناك طرق يمكنك بها تدريب عقلك |
Ve bu yüzden güzellik konusunu biraz farklı bir şekilde işliyorlar. | TED | وصانعوها يعملون على الجمال بصورة مختلفة |
Sadece önceden sahip olduklarımızı farklı bir şekilde düşündük. | TED | فنحن بكل بساطة قد فكرنا بصورة مختلفة حيال ما نملك |
Araştırmacılar, bütün bu hoş olmayan manşetlerin karşısında geri çekilip seçimleri nasıl daha farklı yapabiliriz diye uzun uzun düşündüler. | TED | حسناً في ظل هذه العناوين الرئيسية السيئة، قام الباحثون بأخذ خطوات وفكروا حول ما يستطيعون فعله بصورة مختلفة للإنتخابات. |
Artık buraya gelmeden öncesine göre hayatı ve kendimi daha farklı görebileceğim. | Open Subtitles | أننى سوف أتمكن من رؤية الحياة بصورة مختلفة عن رؤيتى لها حين جئت إلى هنا |
Gana bana insanlara ve kendime farklı şekilde bakmayı öğretti. | TED | علمتني غانا أن أنظر للناس بطريقة مختلفة والنظر إلى نفسي بصورة مختلفة أيضا. |
Ben olsam çok daha farklı şekilde savaşırdım. | Open Subtitles | كنت لأخوض هذه الحروب بصورة مختلفة |
Herbir kişinin korteksi farklı bir şekilde katlanmıştır, sanki parmak izlerimiz gibi. | TED | فدماغ كل فرد منا تكون فيه الومضات الكهربائية منتشرة بصورة مختلفة عن الآخر اي ان الامر يشبه البصمة .. بصمة الابهام |
Ona farklı bir şekilde, daha önce bakmadığın şekilde baktığın ilk anı anlat bana. | Open Subtitles | اخبرني عندما رأيتها بصورة مختلفة أول مرة نظرت إليها بطريقة لم تفعلها من قبل |
Bu da benim araştırmak istediğim önemli nokta: herşeyin yolunda olması, bu gördüğümüz hala insani bağlantılar; sadece farklı bir şekilde yapılıyor. | TED | وهذه نقطة هامة أحب ان اقوم بدراسات عنها ان هذه الاشياء رائعة .. ان هذه الاشياء هي صلات انسانية .. ولكنها تقوم بوظيفها بصورة مختلفة |
Olaylara farklı bir şekilde bakmaya başladım. | Open Subtitles | وارى الأشياء بصورة مختلفة |
Artık söz sahibi sensin, daha farklı yaklaşabilirsin. | Open Subtitles | , الآن بما أن لديك رأي ربما نتظرين للأشياء بصورة مختلفة |
Hangisi daha kötü bilmiyorum, İnsan davranışlarının en kötü yanları için en uygun hâle getirilmiş gibi görünen bir sistem kurmamız mı yoksa bunu yapıyor olduğumuzun bile farkına varmadan kazara yapmış gibi görünüyor olmamız mı? Çünkü yapmakta olduğumuz bu sistemleri gerçekten anlayamadık, onlarla nasıl daha farklı bir şey yapılacağını da gerçekten anlamadık. | TED | ولا أعرف ما هو الأسوأ، فنبني نظاما يبدو مثاليا بالكامل لأسوأ الجوانب تماما لسلوك الإنسان، أو كما يبدو أننا قمنا بذلك بالصدفة، دون حتى أن ندرك ما كنا نفعله، لأننا لم ندرك تماما الأنظمة التي قمنا بإنشائها، ولم نفهم تماما كيفية فعل أي شيء بصورة مختلفة بها. |
farklı şekilde yaptığımız bir sürü şey var Commodus. | Open Subtitles | هناك الكثير الذى نفعله بصورة "مختلفة يا " كومودس |
Ben sadece senden farklı şekilde savaşıyorum. | Open Subtitles | أنا أحارب فقط بصورة مختلفة عنك. |
Ama şimdi baktığımız fiziksel benliğin değil, ussal benliğin bir uzantısı. Ve bunun sayesinde, daha hızlı seyahat edebilip, farklı şekilde haberleşebiliyoruz. | TED | ولكن اليوم .. اننا ننظر الى مفهوم جديد غير " الامتداد الفيزيائي للنفس " فقد غدا الامتداد " فكري " وبسبب هذا أصبح بإمكاننا ان نسافر اسرع ان نتواصل بصورة مختلفة |