Bence bir hükumet ajanı böyle bir yerin su faturasını bile ödeyemezdi. | Open Subtitles | أظن أن عميل حكومي لا يقدر أن يتكلف بفاتورة الماء لمكان كهذا |
Müze, bana kırdığım sergi malının yüklü bir faturasını göndermiş. | Open Subtitles | لقد أدهشني المتحف للتو بفاتورة لذلك العرض الذي كسرتُه. |
- Bununla geçen ayın faturasını bile ödeyemem. | Open Subtitles | إنه لن يغطي ما ندينه بفاتورة الشهر الماضي |
Bakımı ve beslenmesiyle ilgili bilgiler kargo faturasıyla birlikte burada. | Open Subtitles | تعليمات العناية به وإطعامه موجودة بفاتورة الشحن |
Telefon faturasıyla ilgilenirdi. | Open Subtitles | لاهتمام بفاتورة الهاتف. |
Ama o yapmadı. O sözde kanıt zehir satış faturası heybesinde bulundu. | Open Subtitles | لكن لا يُمكن أن يكون فعل، ذلك الدليل المزعوم بفاتورة بيع السم المعثور عليها في حقيبة سرجه |
Temizlikçe faturanı bana yolla. | Open Subtitles | -ابعث لي بفاتورة التنظيف . |
- Bununla geçen ayın faturasını bile ödeyemem. | Open Subtitles | إنه لن يغطي ما نحن ندين به بفاتورة الشهر الماضي. |
Ajan McNally'yi bir daha gördüğümde, harcadığım emeğimin faturasını vereceğim. | Open Subtitles | في المرة القادمة التي ارى فيها سيد مكنالي ساطالبه بفاتورة عملي |
Bunu bilmemin sebebi de ben satın aldım ve 700 milyon dolarlık faturasını da saklıyorum. | Open Subtitles | واحتفظت بفاتورة شرائه المقدرة بـ 700 مليون دولار |
İsimsiz bir bağışçı Heather'ın tüm faturasını ödemeyi teklif etmiş. | Open Subtitles | يبدو أن هناك متبرع مجهول عرض على أن يتكلف بفاتورة (هيذر) |
Laz, otelin faturasını da bana bırakıp kaçmış. | Open Subtitles | و قد... تركني (لاز) متورطاً بفاتورة الفندق |
Dün gece onu, fahişelerinin faturasıyla bırakıp gittiğini söyledi. | Open Subtitles | (أخبرني (مارتسون قال أنك غادرت الليلة الماضية بفاتورة لعاهراتك |
Hepsini de yiyorum. Bir korse faturası gelirse şaşırma sakın. | Open Subtitles | وكنت أتناولها جميعاً، فلا تتفاجأ حين أرسل لك بفاتورة عمليتي لشفط الدهون. |
Ama o yapmadı. O sözde kanıt zehir satış faturası heybesinde bulundu. | Open Subtitles | لكن لا يُمكن أن يكون فعل، ذلك الدليل المزعوم بفاتورة بيع السم المعثور عليها في حقيبة سرجه |
Sen de yemek faturanı. | Open Subtitles | -وأنت بفاتورة عشائك . |
Yeni arabanın, satış belgeleriyle geri döneceğim, Flash. | Open Subtitles | سأعود بفاتورة الدفع لسيارتك الجديدة ايها السريع |