"بقيتِ" - Traduction Arabe en Turc

    • kalırsan
        
    • kaldın
        
    • kalsaydın
        
    • kalırsanız
        
    • süre
        
    • kalıp
        
    - Eğer bizle kalırsan bundan kurtulmanın bir yolunu bulacağız. Open Subtitles إذا بقيتِ هنا فسوف نجد طريقة لنخرج من هذا الشيئ
    Çünkü yatıya kalırsan ikimiz tüm gece uyanık kalıp neden orgazm olmadığımızı düşünürken uyuyor gibi davranacağız. Open Subtitles لأنك لو بقيتِ هنا، فسوف نبقى مستيقظين طوال الليل نتظاهر بأننا نيام، و نتسائل لماذا لم نتوافق؟
    Benimle kalırsan her zaman da olacak, çünkü ben annenim. Open Subtitles واذا بقيتِ معي , سيستمر ذلك لأنني أنا أمكِ
    Demek annen gitti, sen kaldın, öyle mi? Open Subtitles إذن , أمك رحَلت وأنتِ بقيتِ , أليس كذلك ؟
    Sen gidecek başka bir yerin olmadığı için kaldın. Open Subtitles أنتِ بقيتِ لأنكِ لا تملكين مكانًا آخر لتذهبي إليه.
    Eğer kalırsan yakalanabilirsin. Yoksa tüm öğrendiklerimizi unuttun mu? Open Subtitles إذا بقيتِ هنا فستخاطرين بإنكشاف تكتيكك أم أنكِ نسيتِ كل شيئ أخبرونا به ؟
    Hem evde kalırsan diğer çocukları sanki oraya ait değilmişsin gibi haklı çıkaracaksın. Open Subtitles اذا بقيتِ في البيت فأنتي تثبتين لبقيه الفتيان انك لا تنتمين لهم.
    hiçbişey söylemeden böyle kalırsan, onu bulamicaksın. benim sözlerim? Open Subtitles إذا بقيتِ جالسة من دون كلام، فلن يحدث لكِ شيء هذا وعد إتفقنا؟
    Bizimle kalırsan sır olmayacak, yalan veya gizli hedefler olmayacak. Open Subtitles إذا بقيتِ برفقتنا، فلن تكون هناك أسرار أو أكاذيب أو أجندات.
    Cumaya kadar kalırsan, bir daha vurmana izin veririm. Open Subtitles إذا بقيتِ إلى غـــاية الجمعة، ســأدعكِ تركلينني في خصيتي مرة أخرى.
    - Orada çok fazla kalırsan aynı anda çok şeyi düşüneceksin ve bu akıl sağlığına hiç iyi gelmeyecek. Open Subtitles ماذا ؟ لقد بقيتِ هنالك طويلاً تشغلين تفكيرك كثيراً في وقتٍ واحد
    Hayır. Eğer burda kalırsan bir felaket çıkma olasılığı azalır. O da rahat olacaktır. Open Subtitles كلا، هناك أقل من فرصة للعرض إذا بقيتِ هنا، سوف تكون بخير.
    Seni suçlayamazdım bile. Fakat sen yanımda kaldın. Open Subtitles وما كنتُ لألومكِ أبداً ولكنّكِ بقيتِ بجواري
    Tüm bu karmaşa içinde sen hep bizim mutlu kızımız olarak kaldın. Open Subtitles كما تعلمين، خلال كل هذا الارتـباك قد بقيـتِ حسنًا، قد بقيتِ ابنـتنا التي تتحلى بالسعادة دومًا
    Soğukta çok uzun süre kaldın ve de beyin sarsıntısı geçirdin. Kendine fazla yüklenme. Open Subtitles لقد بقيتِ لفترة طويلة في البرد وأيضًا لديك ارتجاج, لذا خذي الأمر برفق
    İlk kez bu kadar sessiz kaldın, çok korkutucu. Open Subtitles هذه اطول فترة بقيتِ فيها صامتة وهذا امر مرعب
    Sana yaptığım onca şeyden sonra yine de yanı başımda kaldın. Open Subtitles بعد كلّ ما فعلته بكِ بقيتِ واقفةً لجانبي
    Neden çocukluğunun geçtiği şehirde kaldın? Open Subtitles لماذا بقيتِ في المدينة، عندما كبرتِ؟
    kalsaydın büyük ihtimalle daha uzun yaşardın. Open Subtitles ربما امتد بكِ الأجل إنْ بقيتِ حيثما تنتمين.
    Aşağıda kalırsanız siz de korunmuş olursunuz. Open Subtitles إذا بقيتِ هنا ستكونين بأمان مثلنا تماماً
    O.J., bir süre gözlerden uzak olmanın iyi olacağını düşündü. Open Subtitles أو'جي .. يعتقد أنه ستكون فكرة جيدة إذا بقيتِ بعيداً عن الأنظار لفترة من الوقت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus