"بكاميرات" - Traduction Arabe en Turc

    • kameraları
        
    • kamera
        
    • kameralarla
        
    • kameralarını
        
    • kameralarına
        
    • kameralarında
        
    Ellerinde kameraları ile her gün gelen otobüsler dolusu turiste işaret etti. TED وأشار الى حافلات السياح الذين يقدمون كل يوم بكاميرات مُعدة للتصوير في العادة
    Güvenlik kameraları hakkında söylediklerim çok iyiydi... Open Subtitles ذلك الممر الصاعد بكاميرات المراقبه علينا أن نستخدم تحضيراً أكثر
    Binlerce kamera üşüşecek. Sen çekmesen de onlar çekecek. Open Subtitles هنا الف شخص بكاميرات هنا إذا لم تسجل هذا فانهم سيفعلوا
    Hepsi bina içindeki özel kameralarla gözetleniyor. Open Subtitles وكل هذا مراقب بكاميرات مراقبة في جميع انحاء المبنى
    Karakola o güvenlik kameralarını yerleştirdiklerini unutmuşum. Open Subtitles لقد نسيت أن أمسح الموجود بكاميرات تصوير المحطة
    İçerideki güvenlik kameralarına girebilirim. Open Subtitles يمكنني الولوج إلى الداخل بكاميرات المراقبة.
    Her yerde gözleri ve kulakları var, web kameralarında, trafik kameralarında onlar var. Open Subtitles لديهم اجهزة مراقبة بكل مكان انهم بكاميرات اللاب والشوارع
    Ön kapı ve sokakta güvenlik kameraları var. Open Subtitles المدخل الامامي و الشارع كلاهما مُغطىَ بكاميرات المراقبة.
    New Orleans'daki güvenlik kameraları bize bağlanmış. Open Subtitles قد أوصلتنا بكاميرات المراقبة في نيو أورلينز
    Binanın her tarafına güvenlik kameraları yerleştirdik bu yüzden sadece 2 bekçiye ihtyacımız var. Open Subtitles نُغطي المبني بالكامل بكاميرات المراقبة لذلك لا نحتاج إلا لحارسين
    Güvenlik kameraları ve hareket sensörlerinin kontrolünü ele geçirmişler. Open Subtitles وقد تحكموا بكاميرات المراقبة ومستشعرات الحركة.
    Şehrin her yerinde trafik kameraları ve CCTVler var. Open Subtitles المدينة مليئة بكاميرات المرور ودوائر التلفاز المغلقة
    İnsansız hava aracının gövdesinde kamera var, yani operatör alarm durumundaysa ve arazide şüpheli bir durum... görürse, o zaman insansız hava aracının gitmesi gereken yere gitmediğini anlar. Open Subtitles الطئرات مرفقة بكاميرات وإذا أنذر المأمور وبدأت التضاريس تبدوا مشبوهة فهو يدرك أن الطائرة
    kamera görüntülerini de hiç kafana takmadın, öyle mi? Open Subtitles ولم تكن مهتمًا على الاطلاق بكاميرات المراقبة ؟
    İnsanlar burayı kameralarla donatırken deli olduğumu söylemişlerdi. Open Subtitles نعم، الناس قالوا أنني مجنون لأن أجهز المكلن بكاميرات مراقبة
    Büyük kameralarla fotoğraflarını çekmeye geldiler, çünkü sadece senin gibi büyük ve güçlü kahramanlar denizi aşabilir." TED وهي هنا لالتقاط صور لك بكاميرات كبيرة، لأن العظماء والأقوياء من الأبطال، مثلك يا عمر، هم فقط من يستطيعون عبور البحر."
    Transfer için sahil kameralarını araştırıyoruz ama şu ana kadar onda da bir şey bulamadık. Open Subtitles لقد كنا نبحث بكاميرات الشاطئ عن التسليم ولكن لم نجد شي حتى الان
    Aracını buluruz umuduyla trafik kameralarını inceliyoruz. Open Subtitles لكننا نبحث بكاميرات سير المرور بأمل أن نحظى على تشابه لسيارة
    Ülke çapındaki emniyet güçlerinin güvenlik kameralarına bağlanıp robot resimle yüz tarama programı başlattım. Open Subtitles سيدي، انني متصلة بكاميرات المراقبة على الصعيد الوطني، ولقد استخدمت رسمنا لبدء البحث.
    Trafik kameralarında ve CCTV'de bir şey ok. Open Subtitles لا شيء بكاميرات المرور أو المراقبة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus