"بكبر" - Traduction Arabe en Turc

• kadar büyük

"Benim kadar büyük hayalleri olan birini bulduğum için çok mutluyum"
أنا سعيد جدا لأنى وجدت شخص أحلامه بكبر أحلامى

Ne kadar büyük olursan, oğlumuz da o kadar uzun olur.
لا, السبب أنه بكبر حجمك يكبر حجم طفلنا وينمو كذلك

Dünya kadar büyük bir satranç tahtası üstünde oyunlar oynuyorsun.
و الأزمة التّي أنت بها الآن بكبر هذا الكوكب.

Büyük ölçekli bir haritada okyanusun özelliksiz görünecek bölümünde batıdan doğuya doğru seyahat ediyoruz, ancak bu dağların bazıları Everest kadar büyük.
نحن نسافر من الغرب إلى الشرق، فوق جزء من المحيط قد يبدو عديم الملامح في خريطة كبيرة، لكن بعض هذه الجبال قد يكون بكبر جبل إيفيرست

Ama evimiz bunun kadar büyük ve güzel değildi.
لكن لم يكن بيتنا بكبر أو جمال هذا البيت

Amerika'da, başın kadar büyük bir hamburger ve serçe parmağın kadar küçük bir şeker yiyebilirsin.
في أمريكا، تستطيع الحصول على همبرغر" "بكبر رأسك "ومخلل بصغر إصبع قدمك"

Fakat asla boş odası olmayan ve her zaman yer bulabileceğiniz Hilbert'in Sonsuz Oteli'nde, her vakit çalışkan ve belki de fazla misafirperver gece müdürünün karşılaştığı durumlar bize nispeten sonlu akıllarımızın sonsuzluk kadar büyük bir kavramı anlamasının ne kadar zor olduğunu hatırlatır.
ولكن هنا في فندق هيلبرت اللانهائي حيث لا يوجد أي شواغر ويوجد دوماً مكانٌ لزبائن أكثر تعمل الحالات التي يواجهها المدير المجتهد جداً والذي قد يكون مضيافاً أكثر من اللازم على تذكيرنا كم من الصعب على أدمغتنا المحدودة نسبياً فهم مصطلح بكبر اللانهاية .

- Elbette gördüm, hayat kadar büyük!
- نعم رأيته إنه بكبر حجم الحياة -

- Elbette gördüm, hayat kadar büyük!
-نعم رأيته إنه بكبر حجم الحياه -أين ؟

Keşke benimki kadar büyük bir yarağın olsaydı.
تتمنى أن لديك قضيب بكبر قضيبي

Blind Side Canavarı'nın eli kadar büyük bir kalbin var.
لديكِ قلبٌ بكبر يد ذلك الوحش

Harcadığım para kadar büyük!
ضعوه بكبر المال الذي صرفناه