Yaklaşık 1.5 saat önce Rıza ve iki ajanımız babanın binasında vurularak öldürüldü. | Open Subtitles | لقد وجدنا ريزا واثنان من عملائنا مقتولون بمبنى والدك منذ ساعة ونصف |
Meclis binasında bayan bir senatör için çalışıyor. Üç gün önce kaybolmuş. | Open Subtitles | وقد عملت بمبنى البرلمان لدى عضوة بمجلس الشيوخ وقد إختفت منذ 3 أيام |
İnsanların Bilbao binası talep etmeleri bir lanet mi? | TED | هل تعتبر رغبة الناس بمبنى بلباو كـنقمة؟ |
Herkesin dünyanın sonu olacağını söylediği büyük ve kötü bir binayı yıkmak zor değil. | Open Subtitles | ليس من الصعب الإطاحة بمبنى كبيرٌ وشرير. والذى يخبر الجميع ان العالم سينتهى. |
Biliyorum, bir binaya bu kadar bağlanmamalıyım ama burası Lisa'nın ilk adımlarını attığı yer. | Open Subtitles | أعرف أني لا يجب أن أرتبط بمبنى لكن هنا حيث خطت ليزا أول خطواتها |
Bu sabah bir hademe hükümet binasının önünde terk edilmiş bir çanta buldu. | Open Subtitles | حسناً ، حاجب بمبنى حكومي بوسط المدينة اكتشف وجود حقيبة غير مُميزة مُبكراً بصباح اليوم |
Bohr, atomu bir güneş sistemi olarak değil de çok katlı bir bina gibi tanımladı. | Open Subtitles | لم يشبه بور الذرة بالنظام الشمسي بل بمبنى متعدد الطوابق |
Şafakla birlikte isyancı liderler hükümet binalarını kuşattılar. | Open Subtitles | قبل الفجر، زعماء الثوّار أحاطوا بمبنى التشريع |
Belediye binasındaki adamımdan bilgi geldi. | Open Subtitles | لقد حصلت على معلومات جديدة من الواشي الذي يعمل لدي بمبنى البلديّة |
Belediye binasında ne işin vardı? | Open Subtitles | حسنٌ ، ما الّذي كنت تفعله بمبنى البلدية؟ |
Bu sabah ölmeden önce Senatör'ün binasında görüntülendi. | Open Subtitles | لقد كانت بمبنى السيناتور صباح اليوم الذي مات به |
Her neyse, gizli bir İç Güvenlik binasında. | Open Subtitles | أياً كانت المهمة، فهي تتعلق بمبنى الأمن الداخلي. |
Oda numarası 4602 DEA binası. No:26 Federal Plaza. | Open Subtitles | بمبنى مكافحة المخدرات 26 المبنى الفيدرالي |
Hanımlar lütfen bana hükümet binası içinde sigara içtiğinizi söylemeyin. | Open Subtitles | يا آنسات ، أخبروني أنكم لا تدخنون هنا بمبنى حكومي .. |
Sadece diyorum ki nöbetini kaldırıp burada oturup binayı izlemek zorunda olan tek kişi sen değilsin. | Open Subtitles | ما أقوله أنك لست من اضطر للبحث عمن يناوب عنه في العمل حتى تجلس وتحدق بمبنى |
İnşaat halindeki bir Federal binayı istemendeki duyarlılığı takdirle karşılıyorum. | Open Subtitles | أنا أقدر رغبتك... بالحاق الاذى بمبنى فيدرالي تحت الانشاء |
Ve hep arkadaş olacağız, ...hepimiz Greendale'de profesör olmasak da birlikte restoran açmasak da Pierce öldükten sonra aynı binaya taşınmasak da. | Open Subtitles | "حتى إذا لم نصبح جميعاً أساتذة في "جريندييل أو قمنا بفتح مطعم معاً أو إذا إنتقلنا للعيش بمبنى واحد (بعد موت (بيرس |
Şimdi bir kamyonun Sinagawada'da bir binaya daldığı sahnedeyiz. | Open Subtitles | نحن في موقع الحدث حيث إصطدمت شاحنة بمبنى في (شينيجاوا) |
Bu sabah bir hademe hükümet binasının önünde terk edilmiş bir çanta buldu. | Open Subtitles | حسناً ، حاجب بمبنى حكومي بوسط المدينة اكتشف وجود حقيبة غير مُميزة مُبكراً بصباح اليوم |
Okul, kilise, belediye binası ve eski adliye binasının orada da var. | Open Subtitles | حسنـًا، هناك واجدة بالمدرسة و واحدة بالكنيسة و واحدة بسأحة المدينة و واحدة بمبنى المحكمة القديمة |
Kısa bir süre sonra, bir ayçiçeği tarlasını geçince taştan yapılmış alçak bir bina görülüyor. | Open Subtitles | وقريبا حقل عباد الشمس ينتهي بمبنى صغير مصنوع من الحجر والبلاط. |
Şafakla birlikte isyancı liderler hükümet binalarını kuşattılar. | Open Subtitles | قبل الفجر، زعماء الثوّار أحاطوا بمبنى التشريع |
Chrysler binasındaki restoranı mı? | Open Subtitles | ذلك المطعم بمبنى كرايزلر؟ |
Eyalet başkentinin binasına kamyon çarptığında yangına yol açtı. | Open Subtitles | أو عاصمة الولاية ...شاحنة اصطدمت بمبنى عاصمة الولاية |