bir kere yolda onların adamları var. TP dışındaki tüm takım rehberlerini istiyorum. | Open Subtitles | اريد كل قاده الفصيله ان يكونوا بالخارج بمجرد ان يصطف رجالهم على الطريق |
bir kere baban aklına birşey koyarsa, onu değiştirme şansın yoktur. | Open Subtitles | بمجرد ان يضع ابيك شيء بباله لا شيء يعيقه عن فعله |
Ama bir kere aşırı yükledi mi fazla enerjiyi serbest bırakman gerekiyor, yoksa reaktör patlar. | Open Subtitles | ولكن بمجرد ان تبدأ زيادة الجهد يجب عليك أن تفرّغ الطاقة وإلّا انفجر المفاعل |
Tek sorun parayı bir kez kazanınca artık ilgimi çekmiyor. | Open Subtitles | المزعج انه بمجرد ان أربح نقودا لا أعد اهتم بها |
Hayır, bir kez burayı anlamaya başlayınca, kötü olmadığını görürsün. | Open Subtitles | لا لا بمجرد ان تذهب الى القصر انه ليس سيئا |
Ortalık yatışınca, saklandığı yerden çıkar sanırım. | Open Subtitles | وهم يعتقدون أنه سيظهر علي الساحة مرة أخري بمجرد ان تهدأ الأجواء |
Beklediğim şeyi elde eder etmez onlara tam bir profil çıkarabileceğimi söyledim. | Open Subtitles | قلت انى استطيع القيام بتحليل لأجلكم بمجرد ان احصل على ما احتاجه |
Çünkü bir kere soğuduğunda, yok edilemez hale geliyor. | Open Subtitles | لانه بمجرد ان يبرد المعدن فانه يصبح غير قابل للتدمير |
Ama isimleri bir kere devletin eline geçti. | Open Subtitles | و لكن بمجرد ان اساميهم سلمت الى مكتب الولاية |
bir kere tadını aldılar mı, artık kendilerine engel olamazlar. | Open Subtitles | بمجرد ان يتذوقوها , فانهم لايستطيعون مساعدة انفسهم |
Tatlım, bir kere yedek kulübesine gidersen tekrar oyuna dönemezsin. | Open Subtitles | عزيزي عليك انت تتعلم لانه لا احد يعود الي اللعبة بمجرد ان يجلسوا علي مقاعد البدلاء |
Yüzüğü bir kere taktınız mı, hayatınız size ait olmaktan çıkar. | Open Subtitles | بمجرد ان ترتدوا الخواتم فلا تعود حياتكم ملكاً لكم. |
bir kere geldiğimizi anladıklarında onu öldürmek için önlerinde engel olmaz. | Open Subtitles | ميزتنا الوحيدة هنا هى التسلل بمجرد ان يعرفوا اننا فى المكان لا شىء يمنعهم من قتلها |
Tabii, bir kere kaçınca, sürekli kaçmak zorunda kalacağız | Open Subtitles | صحيح, بمجرد ان نهرب سوف نستمر بالهرب للأبد |
Ama bir kez buranın vatandaşı olursan tüm kardeşlerini, teyzeni, amcanı, kuzenini buraya getirmene yardım edebilirim. | Open Subtitles | لكن بمجرد ان تصبح مواطناً أمريكياً, يمكنني مساعدتك لتحضر كل إخوتك واخواتك, خالاتك وأعمامك واولادهم |
Biz bir kez etin tadına vardık. | Open Subtitles | بمجرد ان تذوقنا اللحم البشري انتهي الامر |
bir kez başladığında kim olduğu veya neleri oldukları önemli değil. | Open Subtitles | بمجرد ان يبدأ ذلك لايهم من هو او ماذا عنده |
Generallik zırhını bir kez üzerine geçirdin mi artık o hayat sana ait değildir. | Open Subtitles | بمجرد ان تكون بدرع القائد لم تعد حياتك ملكا لك |
bir kez Patty ile tanıştığında dönüşün olmaz. | Open Subtitles | بمجرد ان تقابلك باتي سوف لن تكون هناك عودة للخلف |
Alıcılarım paranın%10'unu ben bu binadan çıkar çıkmaz yollamaya hazır. | Open Subtitles | عُملائي مُستعدين لتحويل عشره في المائة من قيمة الصفقة بمجرد ان أخرج من المبنى |
Telefon eder etmez doğruca LA' ye gideceğiz. | Open Subtitles | بمجرد ان اتصل بها, تقودين مباشرة الى لوس انجلوس |