Sadece annesi tarafından büyütülmüş ve Bir grup sadık arkadaşla çevrelenmiş. | Open Subtitles | حيث قامت أمّه لوحدها بتربيته وكان محاطاً بمجموعة من الأصدقاء الأوفياء |
Bu sabah bir banliyö treni Bir grup demiryolu işçisine çarptı. | Open Subtitles | في صبيحة هذا اليوم اصطدم قطار بمجموعة من عمال السكك الحديدية |
Yakın bir zamanda Etiyopyalı Bir grup eylemciyle tanıştım ve onlar bana birçok kez duyduğum şeyleri söylediler. | TED | التقيت مؤخرًا بمجموعة من النشطاء الأثيوبيين، وأخبروني عن شيء لطالما سمعتُ عنه. |
Bilmem, iste güvenligi ihlal baglaminda isledigin bir avuç suçunu itiraf edersin hisselerde manipülasyon, baski kurarak yaptigin satislardaki taktiklerin bunun gibi ucuz hamleler. | Open Subtitles | لاأعرف، تعترف بمجموعة من انتهاكات البورصة التلاعب بالأسهم تكتيكات بيع تحت الضغط .. إلخ |
Bu ölçümlerin nasıl yapıldığına bakacak olursak bir takım uydular var. | TED | فاذا الطريقة التي تمت بها التقديرات هي بمجموعة من الاقمار الصناعية، وبها نتمكن من رؤية الكون. |
Farklı Bir grup insanın benzerliğimiz, bir olmamız hakkında konuşmasıdır. | TED | إنّها تتعلق بمجموعة من الأشخاص المختلفين والتحدث عن كونها تمثل تشابهنا، وتجمعنا. |
Sanırım geçici ziyaretçilere pek birşey vaat etmiyor, tabi tepeye birikmiş Bir grup kulübe çekici gelmiyorsa. | Open Subtitles | أعتقد أنها لا تقدم الكثير للزائر العرضى إلا إذا كنت تسعدين بمجموعة من الأكواخ على جانب المنحدر |
Barış şu anda Bir grup insan tarafından tehdit ediliyor. | Open Subtitles | السلام الذي في هذه اللحظة مهدّد بمجموعة من الناس الذين يهدّدون أمّتنا. |
Dinle burada olduğum sırada Bir grup çaylakla görevdeyim. | Open Subtitles | طالما أنا هنا أنا محاطة بمجموعة من المبتدئين |
Bir grup yabancıya güvenmeli miyim, bilmiyorum. | Open Subtitles | ولاأعرف لما يجب علي الوثوق بمجموعة من الغرباء |
Bir grup korkağın bataklıkta dolaşıp her şeye ateş etmesini istemeyiz. | Open Subtitles | هل ترغب بمجموعة من الأشخاص الخائفين يتجولون في هذا المستنقع ويطلقون النار على كل شئ؟ |
Yani sana göre, şüpheliler Bir grup işadamı ve kamu görevlisi, öyle mi? | Open Subtitles | إذاَ تقترح اشتباهاَ بمجموعة من خدم الشعب ورجال الأعمال ؟ |
Sen adamlarımı, ki bazıları dünyanın en iyi eğitimini almış profesyonelleri, düşük maaşlı Bir grup güvenlik görevlisi yerine koydun. | Open Subtitles | جعلت رجالي المدربين أفضل تدريب . يبدون أشبه بمجموعة من الشرطة المحلات التجارية |
Hayatında ilk defa, etrafı Los Angeles'ın en genç elitlerinden oluşan Bir grup hayranla çevrilmişti. | Open Subtitles | محاط لأوّل مرة في حياته بمجموعة من المعجبين والتي تتألف من مجموعة شبّان يافعين |
Ofis kurmalı saat gibi her daim Bir grup deliyle dolu. | Open Subtitles | عادة ما يمتلئ مكتبي بمجموعة من المجانين كل شهر بإنتظام |
Bana bir avuç pikap kamyonetle açık hava ateşini hatırlattı. | Open Subtitles | يُذكرني بمجموعة من الشاحنات الصغيرة تتراجع نحو الشعلة. |
- Kimse bilmiyor. Doktorlarımız, bir avuç dolusu teste tabii tuttu ve verem testi pozitif çıktı. | Open Subtitles | أطبائنا طلبوا القيام بمجموعة من الفحصوات لكن كانت النتيجة إيجابية في كلٍ منها |
- bir avuç inleyen ruh. | Open Subtitles | سنكون أشبه بمجموعة من الندابين حسنا |
Biz de dahil olmak üzere, tüm memeliler bir takım üstün nitelikleri paylaşırlar. | Open Subtitles | جميع الثديـّات، بما في ذلك نحن، تتشارك بمجموعة من خصال النصر. |
Ama güvenilir değil. İçinden daktilo büyüklüğünde bir takım çantası çıkar. | Open Subtitles | تأتي بمجموعة من الأدوات وبحجم الآلة الكاتبة. |
bir takım bekarlar sitesine nasıl üye oldum ve tüm o randevulara gittim biliyor musun? | Open Subtitles | تعلم أني سجلت بمجموعة من مواقع العزاب بالانترنت وخرجت لتلك المواعيد؟ |