"بمطرقة" - Traduction Arabe en Turc

    • çekiçle
        
    • çekiç
        
    • balyozla
        
    • çekici
        
    • balyoz
        
    • çekiçli
        
    Pazartesi günü ne bulduklarını anlatayım: Bir çanınız olduğunu varsayın. Çana, çekiçle vuruyorsunuz. TED إليكم ما اكتشفوه يوم الإثنين: تخيل أن لديك جرسا، وبدأت تضرب الجرس بمطرقة.
    Son şovumuzda, pantalonumun içine sıvı nitrojen döktün ve kıçıma çekiçle vurdun. Open Subtitles في آخر الحلقات ، وضعت سائل نتروجين في بنطالي وكسرت حوضي بمطرقة
    Onu bazen bir bebekle görüyorum, bazen de bir çekiçle. Open Subtitles فى بعض الأحيان أراها مع عروسة و أحيان آخرى بمطرقة
    Eğer çekiç ve çivimle gelirsem... alet takımındaki o tek vidaya ihtiyacım olur.. Open Subtitles إذا كنت ساظهر بمطرقة ومسمار, سوف انتهي وانا بحاجة الى برغي واحد صغير هذاالطريقكلهيرجعالىعُدّتي.
    Tom Friedman bu parçayı balyozla elinden geldiği kadar sert vuruşlarla parçalamaya çalıştı ancak bir çizik bile olmadı. TED في الحقيقة, قام توم فريدمان بضربها بمطرقة ثقيلة بأقوى ما يستطيع و لم يخدشها حتى.
    Kurbanın başı demir testeresiyle kesilip ardından da dili çekiçle zemine çakılmış. Open Subtitles قطع من رأس الضحية بإستخدام منشار المعادن, ثم ثبته على الأرض بمطرقة.
    Yaptığımız şey, her çeşit kemik, cilt, yumuşak ve sert bir doku almak ve bazen onlara bir çekiçle vurmak. TED إذن ما نفعله هو أننا نحصل على كل أنواع العظام والجلد والأنسجة اللينة والصلبة، وأحيانًا نضربها بمطرقة.
    Aman Tanrım, sanki kafası çekiçle parçalanmış. Open Subtitles يبدو مثل هو ضرب بمطرقة الثقيلة. مصباح شرطة الكاشف.
    - Dinle evlat onu, bir çekiçle kırabilirsin, ama sonuç değişmeyecek. Open Subtitles اسمع يا فتى يمكنك أن تطرقها بمطرقة ولن يتغير شيئاً
    Ateşe atabilir, çekiçle vurabilir Open Subtitles فبالإمكان وضعها فوق النار أو الطرق عليها بمطرقة
    Kendim büyütmediğim, kafasını çekiçle ezerken gözlerinin içine bakmak zorunda olmadığım bir biftek yedim. Open Subtitles تناولت لحم بقر لم تكن عليّ تربيته وتسميته والنظر في عينه وأنا أسحق رأسه بمطرقة قاتلة
    Elinde onunla doğduğunu söylediği demir bir çekiçle. Open Subtitles مسلّح بمطرقة حديديّة يقولون أنه ولد بها في يديه
    Hayır, onun yerine kendime çekiçle vurmak istiyorum. Open Subtitles لا، أنا أفضل أن أضرب نفسي مراراً وتكراراً بمطرقة
    Ve seni bu şehirde bir daha görecek olursam elmacık kemiklerini küçük bir çekiçle kırarım.. Open Subtitles .وإذارأيتكفي هذهالمدينةمرةأخرى. سأكسر عظم وجهك ..بمطرقة
    Adli tıp raporuna göre ilk saldırıda çekiç kullanılmış. Open Subtitles تقرير الطبيب الشرعي يشير ان الهجوم الأصلي كان بمطرقة
    Eğer çekiç ve çivimle gelirsem... alet takımındaki o tek vidaya ihtiyacım olur.. Open Subtitles إذا كنت ساظهر بمطرقة ومسمار, سوف انتهي وانا بحاجة الى برغي واحد صغير هذاالطريقكلهيرجعالىعُدّتي.
    O fabrikada çekiç sallayan her adamın yüzünü hatırlıyorum. Open Subtitles أعرف وجوه تقريباً كُل العُمال كُل من طرق بمطرقة فى المصنع.
    Normalde kendilerini asan insanların kafalarının arkasında balyozla vurmalarından oluşan çürük bulunmaz. Open Subtitles عادة عندما يشنق الناس أنفسهم،مابيجلهمش كدمات مثل ان يضَربوا أنفسهم علي مؤخرة الرّأسِ بمطرقة ثقيلة.
    204'te oturan Blake Neferson o kolona bir balyozla vurdu. Open Subtitles بليك نيفرسون, في الشقة 204 قام بضرب ذاك العمود بمطرقة ثقيلة
    "Peki böyle bir çekici kim nerede tutar?" Open Subtitles أين يستطيع أى شخص أن يحتفظ بمطرقة كهذه ؟
    Eğer şimdi ona bir balyoz ile vurursan muhtemelen parçalanır. Siktir! Open Subtitles إذا قمت بضرب الجثّة الآن بمطرقة ثقيلة فمن المحتمل أن تتكسّر لقطع صغيرة
    -İyi olacaksın. -Lanet çekiçli herif. Open Subtitles ستكون بخير لقد ضربني بمطرقة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus