Öyleyse kardeşinin birini öldürecek kadar bunalımda ya da hasta olup olmadığını Bilmek istiyorum. | Open Subtitles | ما أرغب بمعرفته هو إن كان شقيقكَ مكتئباً أو مختلاً كفاية لقتل أحدهم ؟ |
Bilmek istediğin buysa, daha geçmedi. | Open Subtitles | حسناً، لم يذهب، إذا هذا ما ترغب بمعرفته. |
Bilmek istediğim tek bir şey var. Nedir o? | Open Subtitles | هناك شئ واحد فط ارغب بمعرفته ماذا؟ |
öğrenmek istediğim emri veren hükümetinin içindeki Rus domuzunun ismi! | Open Subtitles | ما أرغب بمعرفته.. هو اسم الخنزير الروسي.. داخل حكومتك .. |
Seni hayal kırıklığına uğratacağım belki ama öğrenmek istediği şeyi hâlâ söylemeyeceğim. | Open Subtitles | اسف لتخييب املك، تعلم لكن .. مازلت لن اقوم بإخبارك ماذا ترغب بمعرفته |
öğrenmek istediğim emri veren hükümetinin içindeki Rus domuzun ismi. | Open Subtitles | ما أرغب بمعرفته.. هو اسم.. الخنزير الروسي داخل حكومتك |
Her gün bir tek şeyi bilerek milyonlar kazanıyor. | Open Subtitles | وسيقوم بصنع الملايين يوميا وببساطة بمعرفته لشئ واحد |
Hükümetle bağlantısı olan kimse, bu konuda bir şey bildiğini asla kabul etmemeli. | Open Subtitles | لا يوجد أي مسئول بالحكومة سيعترف بمعرفته بهذا الأمر ابداً |
Ben de bunu Bilmek istiyorum. Neler oluyor? | Open Subtitles | هذا ما أرغب بمعرفته ما الذي يحدث؟ |
-Neler oluyor? -Ben de bunu Bilmek istiyorum. | Open Subtitles | هذا ما أرغب بمعرفته ما الذي يحدث؟ |
Bu tür şeyleri Bilmek istersiniz diye düşündüm. | Open Subtitles | لكن ظننت أنه أمر قد ترغب بمعرفته |
Aslında bunun hakkında Bilmek istemediğim birşey var. Afedersiniz? | Open Subtitles | في الواقع، انه أمر لا أرغب بمعرفته |
Anlatırdım. Bilmek istediğin bir şey söyle. | Open Subtitles | كنتُ لأخبركَ كل ما ترغب بمعرفته |
Yani herkesin gerçekte Bilmek istediği şey bu. | Open Subtitles | أعني, هذا ما يرغب الجميع بمعرفته. |
Seni gideceğin yere götüreceğim. Başka bir şey öğrenmek istiyor musun? | Open Subtitles | سآخذكَ حيثُ تريد ماذا ترغب بمعرفته أيضاً؟ |
Kabul ediyorum ama öğrenmek istediğim şey neden şimdi olduğu. | Open Subtitles | أعترف بذلك. لكن.. ما أرغب بمعرفته هو لما الآن؟ |
- Ne zamanmış o peki? Bu andan 136 yıl sonrası. öğrenmek istediğin bu değil ama. | Open Subtitles | بعد 136 عام من الآن، هذا ليس ما ترغب بمعرفته |
Bunu ben de öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | هذا ما أرغب بمعرفته |
Bu hepimizin öğrenmek istediği bir sır olurdu. | Open Subtitles | هذا سر سيرغب الجميع بمعرفته |
öğrenmek istemezsin. | Open Subtitles | أنتِ لا ترغبي بمعرفته. |
İşin iyi olan kısmıysa, mutluluk için olan tek şansını kaybettiğini bilerek uzun ve üzücü bir yaşantı sürecek olması. | Open Subtitles | والجزء الأفضل ، أنه سيعيش حياة طويلة من الحزن بمعرفته أنه أضاع فرصته الوحيدة بالسعادة |
Nevada'ya yeni ve kestirme bir yol bildiğini söylemişti. | Open Subtitles | اخبرنا بمعرفته (بأنه يعرف طريق جديد اقصر مسافة خلال (نيفادا |