sadece bir kitap değil, bir çeşit zaman işaretli dosya gibi. | Open Subtitles | إنه ليس كتابا بالضبط، ولكنه أشبه بملف مُقسم وفقا لمدد زمنية |
Bluetooth üzerinden dosya paylaşım programı ile bizi birbirimize bağladı falan. | Open Subtitles | ولقد ربط بيننا معاً بملف مُشاركة عبر تقنية البلوتوث. |
Hatta bana olay raporunu bile imzalattı. Ama şimdi dava dosyasında yok. | Open Subtitles | حتىأنهاجعلتنيأوقععلىتقرير حادثي ، لكن هذا ليس موجود بملف القضية. |
Jennifer'ın dosyasında Ajan Howard'ın fotoğrafını gördüm ve kimsenin onun fotoğrafını benim dosyamda bulmasını istemedim. | Open Subtitles | " رآيت صور العميل " هاوارد " بملف " جينيفير . و لم أُريد من أحد العثور علي صوره, بملفي |
Tobias, lütfen William Giles'ın dosyasını getirir misin? | Open Subtitles | توبياس, هل لك أن تأتي بملف ويليام جيلز ؟ |
Ayrıca elinde 26 yaşında bir kadının dosyasını tutuyorsun. | Open Subtitles | و هي تمسك بملف لأنثي في السادسة و العشرين من عمرها |
Belge elçiliğimizdeki bir dosyada. Birkaç güne kadar bir kopyasını yollarım. | Open Subtitles | الوثيقه موجوده بملف في سفارتنا وسأرسل لك نسخه منها خلال يومين |
Evrak dosyasına yapışma hikâyesine inanmıyorum. | Open Subtitles | لا أصـدق تـلك القصة عن الموت وهو متشبت بملف البرهان |
Eskiden çözülmemiş vakaların dosyalarını masanın köşesinde aynı dosya içinde saklardın. | Open Subtitles | أنت معتاد على وضع القضايا التي لم تحل بملف واحد في الزاوية لمكتبتك |
D.C.S. hakkında bir dosya açmamı söyledi. | Open Subtitles | دائرة الخدمة المدنية طلبت منّي ان أبدأ بملف عنك |
Fazla bir sey degil, sadece kök dizinine ulasip dosya anahtarini kopyalamis. | Open Subtitles | لم تقل الكثير انه فقط دخل لنظامها الأساسي مباشرة بملف منسوخ |
Bak, 1800'lerde bu işler nasıldı bilemiyorum ama sevdiğin kadınla ilgili bir dosya tutmak tüyler ürpertici bir şey. | Open Subtitles | أجهل نهجكم للأمور في 1800، لكن الاحتفاظ بملف عن محبوبتك، أمر... غريب |
dosya eksik. | Open Subtitles | عليك بملف الشكوى |
Powell, şehir merkezindeki ofisinin bilgisayarında bir dosya saklıyordu. | Open Subtitles | (بويل) كان يحتفظ بملف على حاسوبه بمكتبه بوسط المدينة |
Ama her şey kalıcı olarak dosyasında olmayacak mı? | Open Subtitles | لكن ألن يدوم كل شيء بملف قضيتها؟ |
Hastanın dosyasında herhangi bir şey buldunuz mu? | Open Subtitles | أوجدتم أي شئ بملف المريضة؟ |
-Bernie'nin dosyasında kızı olduğuna dair bir bilgi yok. Fotoğraf ya da kızının, hapishanede ziyaretine geldiğine dair kayıt da bulunmuyor. | Open Subtitles | لا يوجد بملف قضية (بيرني) شيئاً يذكر بأنّ لديه ابنة |
Van Pelt, Red John dosyasında yeni bir delil veya not var mı diye Bosco'nun ofisinin araştırılmasını sağla. | Open Subtitles | (فان بيلت)، دعي الخبراء الجنائيين يفتشون مكتب (بوسكو) بحثاً عن أيّ دليل جديد أو ملاحظات بملف (رِد جون) |
Kök Birası, Lauryn Ward'un dosyasında önemli bir şey bulmuş. | Open Subtitles | وجد (روت بير) أمراً واعداً بملف (لورين وارد) |
Ama bana bir iyilik yapmanı isteyeceğim. Elinde, okuldaki herkesin gizli bir dosyasını tuttuğunu söylemiştin ya Amanda Snodgrass için olanından istiyorum ben de. | Open Subtitles | وأريد منك خدمة أيضاً، قلت أنك تحتفظ بملف لكل شخص في المدرسة |
Bir cinayet dosyasını getirmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريد منك أن تأتي بملف جريمة قتل. |
Beaumont dosyasını hatırlatmak istemiştim. | Open Subtitles | لقد أردت تذكيره بملف بيومونت |
dosyada bu görevi tek kol ile yapmaktan bahsediliyor. | Open Subtitles | القيام بذلك مع ذراع واحد ذكر بملف العملية |
Ewerwood'ta olan her şeyi dava dosyasına yazdın, değil mi? | Open Subtitles | كل ما حدث في إيفرود وضعتـه كله بملف القضيـة |