"بمنزلهم" - Traduction Arabe en Turc

• evlerinde
• evlerine
• onların evinde

evlerinde yaptıkları şey yüzünden onları yargılamadığımızı bilmeleri gerekiyor.
يجب أن نثبتّ لهم , أننا لا نقاضيهم بما يفعلونه بمنزلهم

evlerinde oturuyor, dillerini öğreniyor, iğrenç yemeklerini pişiriyorum ama hâlâ bana bir yabancıymışım gibi davranıyorlar.
لقد كنت أحيا بمنزلهم أتعلم لغتهم وأطهو طعامهم المقزز ولا زالوا يعاملونني كغريبة

Bakın, evlerinde bir karşılama ayarlayabiliriz.
انظروا يمكنكم اقامة حفل الإستقبال بمنزلهم

Embesil severler evlerine yaptığımız şeyleri görünceye kadar bekle.
أنتظر حتى يرى هؤلاء المترهلون المحبون ما فعلنا بمنزلهم

Karısıyla ikisine evlerine giren bir araba çarpmış.
صدمته سيارة هو وزوجته سيارة اصطدمت بمنزلهم

Ben de artık onların evinde kalayım diyorum.
لذا أعتقد بأنني سأجلس هنالكَ الآن بمنزلهم.

Eski şansölye ve karısı kendi evlerinde silahla vurulmuş.
المستشار السابق وزوجته أطلق النار عليهم بمنزلهم.

Bir doktor yanlışlıkla evlerinde karısını öldürmekle suçlanıyordu başka bir adamın öldürdüğüne dair yemin etmesine rağmen.
طبيب تم إتهامه بالخطأ بقتله زوجته بمنزلهم رغم أنه أقسم بأن رجلاً آخر هو من فعل

Eski evlerinde şu an kim yaşıyor?
حسنا من يعيش بمنزلهم القديم الآن؟

South Beach'teki evlerinde kalıyorlar.
-إنّهم بمنزلهم الصيفي بـ"ساوث بيتش ".

Ron ve Karen Myerson çifti 4 saat önce evlerinde vurularak öldürülmüş.
رون) و(كارين مايرسون) وجدا) مقتولين بإطلاق نار بمنزلهم قبل اربع ساعات

Sonra evlerine geçtiklerinde hep birlikte ziyarete gideriz.
وبعدها نستطيع جميعا ان نزورهم بمنزلهم

Hiç evlerine gittiniz mi?
هل كنت هناك بمنزلهم من قبل؟

evlerine pek iyi bakmamışlar.
إنهم ليسوا ممن يعتنون بمنزلهم

Gelip evlerine çarpacak sandım.
ظننا أنه سيصطدم بمنزلهم

Bir daha onların evinde asla yemek yemeyeceğim.
لن آكل بمنزلهم مجدداً

Neden onların evinde kaldığını anlamıyorum.
إنك جالسٌ بمنزلهم