Ama biliyorsunuz ki böyle büyük bir zafer kazandığınızda beraberinde kibir ve aşırı gurur gelir. | TED | لكن كما تعلمون عندما تحظى بنصر عظيم كهذا فإنه يقود أيضا الى الغطرسة و العجرفة |
Allah'ın bahşettiği bu zafer nedeniyle alçakgönüllü bir şekilde girdi. Kabe'yi yedi defa tavaf ettikten sonra, | Open Subtitles | إنه يدخلها متواضعا بنصر يرى بأنه من عند الله |
Seni kocam saldı. Böylece bana küçük bir zafer yaşatacaktı. | Open Subtitles | زوجي سمح لك بالخروج لأحظى بنصر صغير |
Sizin yardımınızla mümkün oldu. Bu zaferi takım olarak kazandık. | Open Subtitles | ما كنت لأفعلها لولا مساعدتكما، هذا ما يُدعى بنصر الفريق. |
Buraya ya zaferi kutlamak ya da yenilginin yasını tutmak için gelmiş olacaklar. | Open Subtitles | بمائات الناس الذين هم هنا اما للأحتفال بنصر او للأنتحاب لهزيمة بسبب شيء نحن عندنا في امريكا |
Bu gün buraya, bu kahramanın zaferini kutlamak için toplandınız. | Open Subtitles | نجتمع هنا اليوم للإحتفال بنصر البطل |
Halk, krallarının zaferini kutlamanın hasretini çekiyor. | Open Subtitles | القوم يتوقون للإحتفال بنصر ملكهم |
küçük, yüzük, orta, işaret. | TED | خنصر بنصر الاوسط السبابة ومن ثم افتحوها |
Kendi ağırlığında en zorlu dövüşçülerle... karşılaşıyor ve, her yeni rakibi halt edip,zaferle sonlandırıyor. | Open Subtitles | ليصبح أقسى مقاتل في الباوند للباوند في الوزن الذي صنف فيه في كل مواجهة مع منافس جديد تنتهي بنصر كاسح |
Yalnızca halk coşup tapınmaya başladı, tüm kafirlere karşı çabuk zafer için. | Open Subtitles | ليدعوا بنصر كاسح على الكفرة |
Müttefikler için muazzam bir zafer. | Open Subtitles | بنصر ساحق للحلفاء |
- Yani koca bir zafer kazanırsan... | Open Subtitles | إذا لو أتيتِ بنصر كبير |
Ancak operasyon mutlak bir zafer ile sonuçlandı. | Open Subtitles | لكن العملية إنتهت بنصر ساحِق. |
Sen kazandın Jamal. Halk için zafer kazandın. | Open Subtitles | لقد فزت يا (جمال) فزت بنصر من أجل الشعب |
...hemen bir zafer istiyor. | Open Subtitles | يرغب بنصر خاطف |
Çünkü bazen, şarapla, küçük bir zaferi kutlamak istersin. | Open Subtitles | لانهأحياناًبالخمر, نريد الاحتفال بنصر صغير |
Başaramayacağım bir zaferi insanlara vadettin. | Open Subtitles | لقد وعدت الوطن بنصر لا أستطيع تحقيقه |
Net olarak zaferi kazandık. | Open Subtitles | الامر متعلق بنصر خالص |
George Washington ve adamları yardımcılarıyla buluşmak ve asi zaferini kutlamak için atlarını New York'a sürdüklerinde bu geride kalanlarımızın umutlarını öldürdü. | Open Subtitles | عندما سافر جورج واشنطن ورجاله إلى نيويورك ليقابل مساعديه والإحتفال بنصر الثوار لقد قتل الأمر الأمل في هؤلاء الذين تركوهم خلفهم |
Kralının New York'taki zaferini kutluyoruz şurada. | Open Subtitles | نحن نحتفل بنصر ملكك "في "نيويورك |
Paramparça olmuş eklem muhtemelen onu kaskatı bir yüzük parmağıyla bırakacaktı ama diğerleri zamanla normal işlevine kavuşabilirdi. | Open Subtitles | لربما كسر المفصل سيترك له بنصر معيوب ولكن الاصابع لاخرى ستستعيد حركتها بمرور الوقت |
Savaş Aburame Klanı için zaferle bitti. | Open Subtitles | أنتهت المعركة بنصر لعشيرة أبورام |