"بنفسهِ" - Traduction Arabe en Turc

    • bizzat
        
    • şahsen mi
        
    Evet ama bunu bizzat yapması gerekiyordu. Open Subtitles أجل، و لكنه كان بحاجة لكي ينفذَ ذلكَ بنفسهِ.
    Ve Kızıl Deniz'i ikiye ayırıp kaçışımızı daha iyi hâle getiren bizzat Musa'nın kendisiydi. Open Subtitles وقد كان موسى بنفسهِ الذي فلق البحر الأحمر،لذلك يمكننا ان نجعل هروبنا بشكل افضل
    Thomas Jefferson bizzat bir soyutlama politikası tavsiye etmiştir. Open Subtitles أتعلمان بأنَّ توماس جيفرسون بنفسهِ قد وعظ بشأنِ الإنعزالية
    Magistrate şahsen mi baş sağlığı diliyor? Open Subtitles القاضي بنفسهِ يُقدم إحترامه ؟
    Magistrate şahsen mi baş sağlığı diliyor? Open Subtitles القاضي بنفسهِ يُقدم إحترامه ؟
    "İsa sevgidir," ve Tanrı'nın bizzat kendisi aday. Open Subtitles "يسوع هوَ الحُب" و الرَب بنفسهِ مُرشَّح للمنصِب
    Büyükbabam bizzat, hem de ölüm döşeğinde anlattı hikayeyi. Open Subtitles جدي الكبير بنفسهِ عندما كان يلفظ أنفاسهُ الأخيره أخبرني أنهم جميعاً...
    Hadi! Ra seni bizzat duysun! Open Subtitles هيَّا دَع رَع يَسمعُكَ بنفسهِ
    Kaiser de bizzat orada bulunacakmış. Open Subtitles و سيكون القيصر هُناك بنفسهِ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus