| Londraya gittiğinde eğer bir silah istersen bu numarayı ara. | Open Subtitles | عندما تصل إلى لندن اذا اردت مسدس اتصل بهذا الرقم |
| Ofisim tarafından tam teşekküllü destekleneceksin. Bir ihtiyacın olursa bu numarayı ara. | Open Subtitles | ستحصل على تعاون تامّ من مكتبي، إن احتجتَ شيئاً فاتصل بهذا الرقم |
| Son birkaç ayda, bu numarayı düzenli olarak çok geç saatlerde aramış. | Open Subtitles | خلال الأشهر الأخيرة اتصلت بهذا الرقم بإنتظام في وقت متأخر جداً ليلاً |
| Atlanta Hastalık Kontrol Merkezi'ni bu numaradan aramaktır. | Open Subtitles | اتصلوا بهذا الرقم, مركز مراقبة الأمراض في أتلانتا |
| "bu numarayı tam 18:05'de ara. Kimseye bir şey söyleme. Boyd." | Open Subtitles | اتصلي بهذا الرقم بالضبط في السادسة وخمس دقائق ولا تخبري أحداَ |
| Ve onlardan tekrar haber aldığınızda, hemen bu numarayı arayın. | Open Subtitles | وفي المرة القادمة عندما تسمعين منهم أتصلي بهذا الرقم قوراً |
| - Bu tarz durumlarda sadece ama sadece bu numarayı aramamı söylemiştin. | Open Subtitles | لطالما أخبرني أن أتصل بهذا الرقم وهذا الرقم فقط في ظروف كهذه |
| Beni tekrar istersen, bu numarayı ara. | Open Subtitles | إن احتجت لخدماتي مجدداً، اتصل بهذا الرقم. |
| bu numarayı saat tam 21.30'da arayıp Larry'yi iste. | Open Subtitles | اتصل بهذا الرقم فى 9: 30 تماما واسأل عن لارى |
| Hayatım, zamanı gelince, bu numarayı ara. | Open Subtitles | عزيزتى، عندما يحين الوقت ، اتصلى بهذا الرقم |
| bu numarayı ara. Sana birkaç öneride bulunurlar. | Open Subtitles | اتصلي بهذا الرقم ستحصلين على بعض الاقترحات الجيدة |
| Bodrumdayım. Santrale bu numarayı arattırdım. | Open Subtitles | .أنا في السرداب .جعلت المشغل يتصل بهذا الرقم |
| Çocuklardan korkulu rüya gören olursa bu numarayı arayın. | Open Subtitles | إذا صار للأطفال كوابيس سيئة ، اتصلي بهذا الرقم. |
| Gördüğünde bu numarayı aramanı istiyorum | Open Subtitles | عندما ترينهم اتصلي بهذا الرقم فيأتي أحدهم ليأخذك |
| Merhaba, başınız derde girerse bu numarayı arayın. | Open Subtitles | مرحباً. لو كنت فى ورطة فقط إتصل بهذا الرقم |
| Yarın bu numarayı arayıp daha çok bilgi alabilirsiniz. | Open Subtitles | أتصل بهذا الرقم في الغد سيكون لدينا المزيد من المعلومات |
| bu numarayı ben aradığım anda, arayabilir misin? | Open Subtitles | إتّصلي بهذا الرقم بنفس الوقت الذي أفعل، حسناً؟ |
| Eğer arabasını almaya gelirse, bana bu numaradan haber ver. | Open Subtitles | إذا عاد للحصول على سيارته تتصل بهذا الرقم وتعلمني |
| O yüzden lütfen beni bir daha bu numaradan arama | Open Subtitles | لذلك من فضلك لا تتصل بهذا الرقم مره اخرى |
| Çevir Şu numarayı. | Open Subtitles | كل ما عليك أن تفعليه هو أن تتصلى بهذا الرقم |
| O numarayı gemiden yarım saat önce aramışlar. | Open Subtitles | إتصلوا بهذا الرقم من مكتب السفينة قبل نصف ساعة |
| O sayıyla yere indik de. | Open Subtitles | وقد هبطنا بهذا الرقم أيضاً |
| Şu numaraya telefon et. | Open Subtitles | اتصل بهذا الرقم |
| Şu anda, "Bu sayıyı şok edici değerlerin arasından çıkarttım fakat bu sayıda insanın tedaviye ihtiyaç duyması gayet sıradan." | TED | قد يتبادر إلى ذهنك أنني أتيت بهذا الرقم من فراغ لأصدمك ولكن في الواقع يعتبر نموذجيا إلى حد ما، حيث يحتاج هذا العدد إلى علاج |