Bu bir iki ay sonra bir hademe tarafından üniversitenin deposunda bulundu. | Open Subtitles | هذا وجد بعد شهرين من قبل بواب في مخزن آر سي سي |
Güce sahip kaç tane hademe tanıyorsun? | Open Subtitles | كم من بواب تعرفة لديه القوة حتى يستطيع ان يتحدث عن نفسه ؟ |
Hayır, hayır, burda bir kapıcı olmalı yada bir bekçi yada temizlikçi, yada bilirsin, birisi-- | Open Subtitles | لا,لابد أن يكون هناك بواب, أو حارس أو عاملة نظافة أو |
Çatı katı, kapıcı yok. Zili çaldım ama cevap veren olmadı. | Open Subtitles | إنها شرفة بدون بواب قرعت الجرس، لا أحد أجاب |
Beyler, BOPE'nin halkımızın güvenliği konusunda izlediğimiz politika için önemli bir yeri var. | Open Subtitles | أيها السادة ، (بواب) جزء أساسي من إنتدابنا للأمن العام |
kapıcısı, Eric'in öldürüldüğü saatlerde evinde olduğunu onayladı. | Open Subtitles | بواب المنزل يضعها في المنزل خلال الجريمة |
Seninkisi aynı çünkü hep hademe gibiydin. | Open Subtitles | مهنتك نوعاً ما المثل لأنك دائماً كنت بواب |
hademe, caddenin iki tarafının da sadece St. Angeles personeline ayrıldığını söyledi. | Open Subtitles | وقال بواب محفوظة جانبي الشارع للعاملين في لوس شارع فقط. |
Ufak bir teknoloji şirketinde hademe olarak başlamış. | Open Subtitles | حصل على وظيفة بواب في شركة صغيرة للتكنولوجيا |
Ne güzel peki o senatörün en iyi arkadaşı olan bir hademe mi? Yani benim ki gibi? | Open Subtitles | كيف يكون عظيماً لو صديقه بواب الذى أواعده أنا |
...gaz şirketinden gelen adam ya da kapıcı yazıp bırakmıştır. | Open Subtitles | خادمة , صيانة مبنى , شركة الغاز بواب المبنى |
Görünüşe göre bu kapıcı olayını düşünmene gerek kalmadı, yani, sorun çözüldü. | Open Subtitles | حسنا, يبدو انك لن تقلق لكونك بواب مره اخري اذا هذا تم حله |
Otelde bir zamanlar Victor adında bir kapıcı varmış. | Open Subtitles | وكان هناك بالفعل بواب في الفندق يدعي فيكتور |
Evet. biliyorsun temizlikçi kılığında Bir casus olduğum çok açık. | Open Subtitles | حسناً، من الواضح أنني متنكر في شخصية بواب |
Bir arkadaşı BOPE'ye geri göndermek için ne yapabiliriz? | Open Subtitles | ماذا يمكننا أن نفعل لنعود أصدقاء مع (بواب)؟ |
İyi iş, uzay kapıcısı. | Open Subtitles | عمل جيد يا بواب الفضاء |
Ben okulda hademeyim. Tek söyleyebileceğim bu. | Open Subtitles | أنا بواب المدرسة فقط هذا كل شيء |
İlkokulda temizlik görevlisi olarak çalışıyor. | Open Subtitles | وهو يعمل في إحدى المدارس الابتدائية كما بواب. |
Tek görgü tanığı olan kulüp bekçisi, saat 22'de vardığınızı söylüyor. | Open Subtitles | الشاهد الوحيد الذي يمكنك أن تقدمه هو بواب النادي حين وصلت الساعة العاشرة |
- Bunun önemini anlamıyorsun. - Ben kapıcıyım, hatırlıyor musun? | Open Subtitles | اْنت لا تعرف أهمية هذا أنا بواب الفضاء, الا تذكر ؟ |
Sulzbach ona şehir merkezinde bir ofiste hademelik işi bulmuş. | Open Subtitles | 15 عاما بتهمة الشروع في القتل حصل سولزباك على وظيفة بواب له في مبنى مكتب وسط المدينه |
Senin bir kapıcın var... Benim ise tebeşirle dış hattı çizilmiş bir kapıcım var... | Open Subtitles | عندك بواب وانا عندي بواب مرسوم بالطباشير على الحائط |
Rosalita Ramirez, firmanızda Hizmetli. | Open Subtitles | أنا لا أعرف إذا كنت تعلم أن ابنة أخيها، روزاليتا راميريز، هو بواب في شركتك |
Bakın, ben sadece odacıyım. | Open Subtitles | انظروا، أنا مجرد بواب. |
- Sevgili kardeşimiz daha yeni Hudson Üniversite Hastanesi'nde gece hademesi olarak işe girdi. | Open Subtitles | الأخ أعز فقط حصلت على وظيفة جديدة كما بواب الليل في مستشفى جامعة هدسون. |
Willy, Kuzey Kulesi'ne uçak çarptığı zaman, 20 yıldır, kapıcılık yaptığı, Dünya Ticaret Merkezi'nin 1. Zemin Katında bulunuyordu. | Open Subtitles | ويلي, بواب عمل في مركز التجارة العالمى لمدة 20 سنة كان فى الطابق التحتى رقم 1 عند ضرب المبنى الشمالى |