"بوظيفة" - Traduction Arabe en Turc

    • işe
        
    • işini
        
    • işin
        
    • işim
        
    • İş
        
    • bir iş
        
    • işiyle
        
    • bir işte
        
    • bir işi
        
    • iş buldu
        
    • işi olan
        
    • işte çalışan
        
    • olma görevini
        
    Yeni bir işe girerken, yeni bir kimliğe bürünmenin avantajları vardır. Open Subtitles هناك الكثير من المزايا لانتحال هوية جديدة عند البدء بوظيفة جديدة
    Ülkesine hizmet etti, eve döndü, büyük bir şirkette işe girdi. Open Subtitles خدم بلاده، و عاد الوطن . فحظي بوظيفة كبيرة بشركة ماليّة
    Büyük dedem Detroit'te bir sarhoştu, bazen bir fabrika işini yürütmeyi başarabiliyordu. TED كان جدي الكبير مدمنًا على الكحول في ديترويت، الذي تمكّن من الاستمرار بوظيفة في مصنع.
    Her ne kadar gerçek bir işin olmasa ve hapse girmiş olsan da ve bana torun vermemiş olsan da. Open Subtitles حتى وإن كنت لم تحظي بوظيفة حقيقية وتلك المشكلات المتعلقة بأمور السجن ولم تمنحني أية أحفاد
    İşim yok ama bana iş verirsen, işim de olur. Open Subtitles أنا بدون وظيفة ، لكني ساكون بوظيفة إذا منحتني عملا
    Ailene danışmadan yabancı bir yerde iş mi kabul ettin? Open Subtitles قبلت بوظيفة جديدة في قرية غريبة دون أن تناقش عائلتك؟
    Babası ona rahat bir iş buldu. Rahat hayat içinde bedelini ödedi. Open Subtitles أتى له الأب بوظيفة هينة تولى نفقات حياته الهينة
    Eğer yine fahişelik yapıyorsa, neden düşük maaşlı işe girsin? Open Subtitles لو هي تعمل كعاهرة مجدداً لماذا تعمل بوظيفة بأجر زهيد؟
    İlk olarak, yurtdışında çalışmak istediğimi düşündüm ve Kenya'da UNICEF'te işe başladım. TED في البداية كنت أريد أن أعمل بالخارج، لذلك قبلت بوظيفة مع اليونيسيف في كينيا.
    Manu aslında bablu bunu hissedebiliyorum polisten kaçmak için otelimde işe başladı Open Subtitles أشعر أن مانو و بابلو شخصاً واحداً لقد خدعنا كي يظفر بوظيفة الفندق ويهرب من الشرطة.
    Dinle. Biliyorsun pazartesi yeni işe başladım. Open Subtitles اسمعي ، يوم الاثنين سأبدا بوظيفة المطعم الجديد
    Bak, şu öğretme işini tekrar gözden geçirmeni isterdim. Open Subtitles اتمنى لو اهتممت بوظيفة التدريس كأهتمامك بهذا المنظور
    Çünkü bir kadının işini yapıyorsun, evlat. Open Subtitles ولايمكنني فعلاً فهم سبب ذلك لأنك تقوم بوظيفة امرأة يابني
    Zorlu bir işin var. Ki görebildiğim kadarıyla işinde pek de başarılı değilsin. Open Subtitles تعمل بوظيفة صعبة، ومما أرى هنا لستَ جيداً جداً بأدائها
    Gerçek bir işin olduğu zaman çok seksi olursun. Open Subtitles أنك ستكون مثير للغاية عندما تحظى بوظيفة حقيقية
    Tahammül edebileceğim bir işim var. Open Subtitles وبالتالي فقد عملت بوظيفة لتعيننا على الحياة وحسب،
    Babası ona rahat bir iş buldu. Rahat hayat içinde bedelini ödedi. Open Subtitles أتى له الأب بوظيفة هينة تولى نفقات حياته الهينة
    Bak, Miranda. Garsonluk işiyle ilgilenmediğini biliyorum. Open Subtitles إسمعي، يا ميراندا ,أعرف بأنّك لست مهتمة بوظيفة النادلة...
    Hiçbir zaman, uzun süre boyunca bir işte çalışamıyordu. TED لم تكن قادرة فعلًا على الاستمرار بوظيفة لوقت طويل جدًا.
    Niteliklerinizin altında bir işi neden istiyorsunuz? Open Subtitles لماذا أنت مهتم بوظيفة من الواضح أن أمكانتك تفوقها بكثير؟
    Bayanlar baylar... Ben aptal bir işi olan koca bir kuklayım. Diğer insanların dediği şeyleri yazarım. Open Subtitles سيداتي وسادتي ، أنا غبي كبير بوظيفة غبية أكتب ما يقوله الآخرون مثل ما ينبغي أن يفعل الغبي الكبير
    Onu, düzenli bir işte çalışan, ve okul-aile birliği toplantılarına katılan biri olarak gözümde canlandıramıyorum. Open Subtitles بشكل ما لا أراها بوظيفة تنتهي بالخامسة و تذهب لاجتماعات أولياء الأمور
    İşte bu nedenle Dünya Güvenlik Birimi'nin başı olma görevini kabul ettim. Open Subtitles لهذا قبلت بوظيفة رئيس الأمن العالمي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus