"بيدٍ" - Traduction Arabe en Turc

    • elle
        
    • eli
        
    • eliyle
        
    • elimle
        
    Ben o kullanıyordu sanırım tek elle , diğer boynunu sıkıştırarak . Open Subtitles أظن أنه كان يقود السيارة بيدٍ واحدة و يضغط على عنقها بالأخرى
    Asla tek elle sürmeyin, bunu sevmiyorlar. Bunu tercih ediyorlar. Open Subtitles لا تقد أبداً بيدٍ واحدة، إنهم يكرهون ذلك
    Tek eli geminin dümenindeydi ve diğer eliyle büyük kılıcını tutup, saldırmakta olan koca filoyu denizin dibine yolladı. Open Subtitles بيدٍ واحده، كان يوجه السفينة وباليد الأخرى، أمسك بسيفه الجبار واطاح بقافلة مهاجمة كاملة
    Sokaklarda tökezleyen bir eli olmayan, sonsuza kadar damgalanmış insanlar. Open Subtitles يهيمون في الطرقات , بيدٍ واحدة تم وسمهم للأبد
    Judy de onu tek eliyle yere serdi diğeriyle de neredeyse gözünü çıkarıyordu. Open Subtitles طرحته أرضاً بيدٍ واحدة، وأوشكت على اقتلاع عينيه باليد الأخرى
    Sanki bir elimle kendimi öldürüyorum, diğer elimle... Tüm bu mangırları pazarlıyorum. Open Subtitles إنّه، كأنني بيدٍ واحدة أقتل نفسي وباليد الآخرى، أصنعٌ مالاً
    Demiri çıplak elle tutuyor. Parmak izi olabilir. Open Subtitles إنه يمسك الحاجز بيدٍ عارية ربما يمكننا إيجاد بصمات
    Normal bir insan çıplak elle Schneewalzer'ı durduramazdı. Open Subtitles ليس لوجد شخص طبيعي بوسعه إيقاف هذا الهجوم بيدٍ عارية
    "Bir elle tavuk haşlarken, öbür elle ödevimi hazırlayabilirim. " Open Subtitles أنا قد سقيت الدجاجة بيدٍ واحدة " " و قرأت الجريدة باليد الأخرى
    İyiydi. Bir de tek elle deneyelim. Open Subtitles جيدٌ جداً، قد تُصبحين راميةٌ بيدٍ واحدة
    Sonra da bana geçtik, ki orada sutyenini çıkarttım. Tek elle ve sadece dört saniyede. Open Subtitles حيث خلعتُ صدريّتكِ بيدٍ واحدة و في أقلّ مِن 4 ثوانٍ...
    Affedersin, ben tek eli olan, tabanca taşıyan bir korsana mı benziyorum? Open Subtitles آسفة، أأبدو كقرصانٍ بيدٍ واحدة يحمل مسدّساً؟
    İnsan eli değmiş başka hiç bir nesne, evden bu kadar uzaklaşmayı göze alamadı. Open Subtitles تفصِلُ السفن عن ميناء وطنها. لا شيء آخر لُمِسَ بيدٍ بشرية قد غامر مُطلقاً على هذا البعد من الوطن.
    Diyorum ki, gözüne girmek için zaten uğraşacaksam eve eli boş gitmemek akıllıca olur. Open Subtitles إذا كنت أريد منها أن تسعدني فيجب ألا أعود للمنزل بيدٍ فارغة ..
    Ama böylece sen darağacına doğru giderken Elizabeth'in eli kalbimde 'Ross Poldark'a yardımımı sundum ama beni geri çevirdi' diyebileceğim. Open Subtitles لكن عندما تذهب لحبل المشنقة بيدٍ على القلب ..لإليزابيث عرضت على روس بولدارك مساعدتي .و ردني خائباً
    Eve eli boş dönmek çok kötü olacak. Open Subtitles يحزنني أن أعود للمنزل بيدٍ فارغة
    Bir keresinde mezar taşını tek eliyle söktüğünü görmüştüm. Open Subtitles رأيته يرفع شاهد قبر مع على الأرض بيدٍ واحدة
    Seni tek eliyle parçalar. Open Subtitles سوف يسحقك بيدٍ واحدة.
    Arabaları tek elimle bile durdurabilirim... Binlerce kilo kaldırabilir.. Open Subtitles أنا القائد العملاق قادر على ايقاف السيارات بيدٍ واحدة رفع الآلاف من الأرطال
    Gerçekten topu tek elimle yakalamamalıydım. Doğal atletliğime lanet olsun. Open Subtitles بصدق، لم يفترض بي إمساك الكرة بيدٍ واحدة، اللعنة على موهبتي الرياضية الفطرية
    Bir elimle tasarının lehine oy kullanırken diğer elimle köstek olamam. Open Subtitles لايمكنني أن أصوت بيدٍ واحدة، وأخنقها باليدِ الأخرى.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus