Evangeline lütfen aşçıya çocuklar için çırpılmış yumurta ve tost hazırlamasını söyler misin? | Open Subtitles | إيفانجلين, لطفا أيمكنك أن تطلبي من الطباخة أن تعد بيضاً مخفوقاً وخبزا المحمصا |
Parlak renkli dişi birkaç gün sonra tekrar çiftleşmek ve yuvaya daha fazla yumurta eklemek için ona geri dönecek. | Open Subtitles | الأنثى ذات اللون الأسطع ترجع له لبضعة أيام بعد ذلك لتتزاوج ثانية وتضيف بيضاً أكثر للعش |
Eskiden okulda ebeveynliğin ne kadar zor olduğunu öğretmek için sana bir yumurta verirlerdi ve onu kırmadan tutman gerekirdi ama gerçek hayatta ebeveynlik çok daha zor. | Open Subtitles | كانوا يعطوننا بيضاً و أنت.. لا يمكنكَ كسرها. |
Ben annemin yaptığı gibi haşlanmış yumurta istiyorum. Bir de kahve. | Open Subtitles | أريد بيضاً مسلوقاً ، كما تفعله أمي وأريد قهوة أيضاً |
Çok çetin yumurtalar gördüm ama seninki hepsinden 20 kat kalın! | Open Subtitles | سبقَ لي أن قابلتُ بيضاً مسلوقاً صُلباً في حياتي.. وَ لكنّي أرى أنّكِ ذاتَ 20 دقيقة! |
Bana şey sipariş edebilir misin uh... biliyorsun, pişmiş yumurta içinde vasabi yağı ve acı sosu? | Open Subtitles | بيضاً مسلوقاً مع زيت الواسابي و صلصة فطر الشيتاكي؟ |
Eğer ölmezsek ki, bu düşük bir olasılık mikrodalga yerine parmaklarımla yumurta pişirebileceğim. | Open Subtitles | ،إن لم نمت ،وهو أمر هائل لو لم يحدث سأكون بيضاً مطبوخاً بالمايكرويف مع اصبعي، حسناً؟ |
Oh, yada yada yada, meğerse yediği bozuk yumurta salatasındanmış. | Open Subtitles | إلى آخره، تناولت بيضاً فاسداً وحسب. |
Gözlerini kapatırsan, yumurta yediğin izlenimine kapılırsın. | Open Subtitles | أغمض عينيك وستتخيل أنك تأكل بيضاً. |
Görünen o ki, anne kurbağa çok sayıda yumurta üretmiş ve fazlalıklar, doğmuş yavrular için bir besin kaynağı olmuş. | Open Subtitles | على ما يبدو أن الأم الضفدع وَضعتْ بيضاً إضافياً، موفرة الكثير من الغذاء لصغارها! |
O yumurta istedi, köpek ona saldırdı, yumurtalar kırıldı. | Open Subtitles | لقد طلب بيضاً هاجمه الكلب وانكسر البيض |
Bir sıçan yakaladık ve senin evine getirdik kaçtı ve yatağına yumurta bırakmış olabilir. | Open Subtitles | ثم تحرر وربما وضع بيضاً في سريركِ. |
Bak sana yumurta yaptım. | Open Subtitles | والآن انظري إلي حضرّت لكِ بيضاً |
İki tane Eisbiber çocuk dün gece evime yumurta fırlattı. | Open Subtitles | قذف طفلان من فصيلة الـ (آيسبيبر) بيضاً على بيتي البارحة |
Belki bir kaç yumurta yapabilirim. | Open Subtitles | كنت أفكر بأني ربما سأطبخ بيضاً |
- Ne? İçeceğine iki yumurta kırmamı ister misin? | Open Subtitles | أتريد أن أكسر بيضاً في هذا الشراب ؟ |
Çünkü aramızda mikrodalgada yumurta yapan hayvanlar var. | Open Subtitles | لأن هذا الحيوان يسخن بيضاً بالمكرويف |
Şimdi, hepiniz bir yumurta alın. | Open Subtitles | والآن كلكم خذوا بيضاً |
İki tarafı pişmiş yumurta ve kızarmış tavuk. - Al. | Open Subtitles | أريد بيضاً مخفوقاً |
Sürüngen ataları gibi, kuşların yumurtaları da su geçirmez. | Open Subtitles | مثل أسلافهم من الزواحف، تضع الطيور بيضاً مانعاً للماء. |