Lafa bak, emlakçı gibi konuşuyorum. Sana bir şey satmıyorum burada tabii. | Open Subtitles | أستمع ليّ، أني أبدو كعميل بيع العقارات لكن أنا هنا لن أبيع لك أي شيء. |
Şanslısın, emlakçı lisansımı geçenlerde almıştım. | Open Subtitles | لحسن حظك , لقد حصلت على رخصة بيع العقارات حديثا |
Seni ağlatan gün batımlarını sevdiğimi emlakçı sınavından geçememenin umurumda olmadığını iyi ki beş kere çıkma kuralının olduğunu ve seni sevdiğimi söylemeye geldim. | Open Subtitles | لأخبرك بأني... أنا أحب غروب الشمس لأنه يجعلك تبكين و أنا لا يهمني أنك رسبتي في إمتحان بيع العقارات |
Emlakçılık tam da aradığım iş olabilir. Cidden bir denemek istiyorum. | Open Subtitles | بيع العقارات يمكن أن يكون ما أبحث عنه أودّ أن أمنح الأمر محاولة |
Mahkûmlar Emlakçılık yapamaz. | Open Subtitles | السجنــاء ليس بــإمكـانهم بيع العقارات من السجن. |
Emlakçılık piyasasında da dediğimiz gibi: | Open Subtitles | :كما يقولون في مجال بيع العقارات |
Emlakçılık. | Open Subtitles | إنـها بيع العقارات |