Bunu kimseye anlatmadım, ama adı Bill Cosby'ydi. | Open Subtitles | ولم أخبرأحد من قبل ولكن كان اسمه بيل كوسبي |
Ve Amerikalı kahramanların yüce geleneklerine göre Bill Cosby'den daha fazla reklam alacağım. | Open Subtitles | وفقا للتقاليد الكبير من الأبطال الأميركية... ... ل سوف هوك المزيد من المنتجات من بيل كوسبي. |
Bill Cosby, Paulette teyzeme yaptıklarından sonra benimle telefonda konuştuğunu göre çok cesurmuşsun! | Open Subtitles | بيل كوسبي .. لديك الكثيرة من الجرأة .. لترفع التلفون " وتتصلبي بعد ما فعلته لعمتي " باوليتي |
Benimki, Bill Cosby ve Şirin Baba'yla üçlü yaptığıydı. | Open Subtitles | "أنا أعجبني العلاقة الثلاثية مع "بيل كوسبي "و"بابا سميرف |
Kendisi Richard Pryor ile Bill Cosby karışımı bir adam. | Open Subtitles | انه يبدوا كخليط من بيل كوسبي وريشارد بريور "بيل كوسبي وريشارد بريور ممثلان كوميديان" |
Teşekkürler, Bill Cosby. Simpsonları kurtardın. | Open Subtitles | شكراً يا (بيل كوسبي)، لقد أنقذت آل (سمبسن). |
Bill Cosby'yi sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأنك تحب عرض بيل كوسبي |
Konuşmak istedikleri tek şey, peynirli burgerler ve Bill Cosby... | Open Subtitles | معظم أحاديثهم تدور حول شرائح اللحم )بالجبنة و حول (بيل كوسبي (و (باتي لابيل |
Bence ikimiz Seinfeld'le Bill Cosby canlandıralım. | Open Subtitles | الآن أنا مستعد لأي شيء فكرت بأنني وأنت من الممكن أن نقلد (ساينفلد) و (بيل كوسبي) |
Bill Cosby ve Oprah Winfrey başbüyücüleri. | Open Subtitles | (بيل كوسبي) و (أوبرا وينفري) رؤساء المجموعة |
Tracy, ben Bill Cosby. | Open Subtitles | " ترايسي معك " بيل كوسبي ( بيل كوسبي .. ممثل شهير له عدة مسلسلات على اسمه ) |
Bill Cosby kazağını giyip benden genç bir kaç avukatın önünde durmaktan hoşlandım. | Open Subtitles | أُحب ارتداء سترة (بيل كوسبي) أمام مجموعةٌ من المحامين، أصغر سناً مني |
Merhaba, ben Bill Cosby puding sever misin? | Open Subtitles | مرحباً، أنا (بيل كوسبي)، أتحب حلوى (البودينغ)؟ |
Bunun Bill Cosby olması mı gerekiyordu? | Open Subtitles | -أيُفترض أن يكون هذا (بيل كوسبي)؟ -أجل، هذا أفضل ما يُمكنني فعله |
Ama Bill Cosby gibi konuştuğumda kıçımı öpebilirsin belki. | Open Subtitles | رُبما يُمكنُكِ تقبيل مؤخرتي عندما أتحدث مثل (بيل كوسبي) |
Bill Cosby ile benim aramdaki fark ne? | Open Subtitles | مهلاً ، ما هو الأختلاف بيني وبين (بيل كوسبي)؟ |
O kişi, Bill Cosby şakasını, Müdire Victoria koculsun diye yalandan yere yaptı. | Open Subtitles | ذلك الشخص الذي قام بنكتة (بيل كوسبي) ليتم فصل المديرة (فكتوريا) |
Hayır, asıl Bill Cosby ruh hastası herifin teki. | Open Subtitles | لا، (بيل كوسبي) هو المجنون الداعر (كوميدي ومؤلف، وممثل، ومنتج تلفزيوني، وموسيقي أمريكي) |
Yani kefaleti milyonlarca dolar olan Bill Cosby anında çek yazarak, hücrede bir saniye bile durmuyor. | TED | ف(بيل كوسبي)، الذي تم تحديد كفالتة في مليون دولار، قام بتحرير شيك على الفور، ولم يُمضي ولا ثانية واحدة في زنزانة السجن. |
Bill Cosby'nin babalık kitabını size vermek istiyorum. | Open Subtitles | خذ نسخة من كتاب "الأبوة" لـ(بيل كوسبي). |