bu olay ve terör saldırısının bir bağlantısı mı var? | Open Subtitles | هل هنالك أي ارتباط بين تلك القضية و الهجوم الإرهابي؟ |
Yapılan bu savaşların doğal bir sonucu olarak Çin halkı harap düşmüştü. | Open Subtitles | و كانت الحروب لا تتوقف بين تلك الدويلات كانت الحياه الاجتماعيه مدمره |
Peki bu bağlantıyı neden saklama ihtiyacı duyduklarını düşündüğümüzü sorabilir miyim? | Open Subtitles | أيمكنني سؤالك لمَ شعروا بحاجتهم لإحفاء الصلة بين تلك النهايات واللغز؟ |
bu kelimelerin her biri sosyal çevremizdeki insanları etkileyecektir. | TED | كل كلمة بين تلك الكلمات تساعدنا على فرض أنفسنا على الاخرين في حياتنا الاجتماعية |
Karım daha şimdi arayıp bahsi geçen bitlerle birlikte inzivaya çekilme niyetinde olduğunu bildirdi. | Open Subtitles | اتّصلت زوجتي لإعلامي أنّها تنوي إمضاء اليوم في عزلة بين تلك البراغيث |
Karım daha şimdi arayıp bahsi geçen bitlerle birlikte inzivaya çekilme niyetinde olduğunu bildirdi. | Open Subtitles | اتّصلت زوجتي لإعلامي أنّها تنوي إمضاء اليوم في عزلة بين تلك البراغيث |
bu iki aile arasındaki gerginlik, yerel siyasi iktidar üzerine bir anlaşmazlığın çıktığı 1913 yılına dayanmaktadır. | TED | التوترات بين تلك العائلتين يعود تاريخها إلى 1913 عندما كان هناك نزاعٌ على السلطة السياسية المحلية. |
bu böcek öldürücülerin bir sınıfı, neonikontinoidler, şu anda dünyanın her yerinde başlıkları süslüyor. | TED | ومن بين تلك المبيدات الحشرية، النيونيكوتنويدز، الذي يتصدر عناوين الصحف حاليا حول العالم. |
Gördüğüm kadarıyla bu üç zaman ölçeğini uzlaştırabilecek tek bir anlayış var. | TED | و يبدو لي، أن هناك مفهومًا واحدًا فقط يمكن أن يوفّق بين تلك المقاييس الزمنية الثلاثة. |
İkinci bir zorluk da, hareketin, bu dört bileşen arasında, çok kompleks ve dinamik bir etkileşim olmasıdır. | TED | وثانيا أنه بسبب أن الحركة هي نتاج تفاعل ديناميكي معقد جدا وتفاعل ديناميكي معقد جدا بين تلك العناصر الأربعة. |
bu organizmalardan biri de Deinococcus radiodurans adındaki bir bakteridir. | TED | ومن بين تلك الكائنات هناك بكتيريا تدعى دينوكوكوس راديودورانس |
bu bağımsız topluluklar arasında teolojiler ve eylemler çok fazla çeşitlilik gösterirken aralarında ortak, tutarlı bağlantılar olduğunu da görebiliyoruz. | TED | بينما تختلف تلك اللاهوتية والممارسات كثيراً بين تلك المجتمعات المستقلة، يمكننا أن نرى المواضيع المشتركة بينها |
bu verilerden yola çıkarak, bütün ağlar, bütün ilişkiler elinizin altında olmalı. | TED | ويجب أن يكون لديك كل الشبكات لكل العلاقات بين تلك القطع من البيانات. |
Ve burada da 500 bağımız bölümü küçük parçalara ayırdık ve bu parçaları dönüştürdük. | TED | هنا قمنا بتقسيم الـ٥٠٠ شقة إلى أحياء صغيرة ، وميزنا بين تلك الاحياء. |
Karakterlerim, gösterilerimdekiler gibi, bu sorular arasındaki alanlarla oynamama izin veriyor. | TED | حسناً شخصياتي ، مثل التي في عروضي تسمح لي بأن ألعب بالمساحات بين تلك الأسئله |
Şimdi de, bu aletler ve ellerin arasına büyük ve oldukça karmaşık bir robot ekleniyor. | TED | والآن , ما نجده بين تلك الآلات و تلك الأيدي, هو روبوت كبير ومعقد إلى حد ما. |
bu yüzden, laboratuvarımızda bu kişilerin bu ayrımları yapıp bir sesin iç ses mi, dış ses mi olduğunu anlamalarına yardımcı olacak küçük cihazlar üzerinde çalışıyoruz. | TED | لذا ففي مختبرنا، نعمل أيضاً على أجهزة صغيرة تساعد أولئك الأشخاص على التمييز بين تلك الأصوات ولمعرفة مصدر الصوت. |
bu güçlerin en büyügü senin görme gücün... kuvvetin, duyma yetenegin olacak. | Open Subtitles | الرئيس بين تلك القوى سوف يكون بصيرتك قوتك, سمعك |