Babam bana Kötü örnek olduğunu düşünüyordu. Ben de aşkımızı sakladım. | Open Subtitles | أبي يعتقد أنك ذو تأثير سيء علي لذا أبقيت حبنا سرا |
Kötü örnek olduğumu düşündüler. | Open Subtitles | كانا متدينان للغاية و ظنا انني ذات تأثير سيء |
Şimdi de eski kocam kemik kafalı biriyle çıktığımı ve çocuğuna Kötü örnek olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | و الآن زوجي السابق يعتقد بأنني اواعد مراهق ضخم أحمق الذي لديه تأثير سيء على أبنه |
Ruth, söylemeliyim ki bence Idgie seni kötü etkiliyor. | Open Subtitles | روث,علي ان اقول هذا,اعتقد ان ادجي لديها تأثير سيء عليك |
Ne kadar kötü arkadaşlarım var, ne kadar çok küfrediyorum yaptığım her şey çocuğu kötü etkiliyor. | Open Subtitles | كيف أن أصدقائي لهم تأثير سيء وأني ألعن كثيراً كيف أن كل شيء أقوم به له تأثير سيء على ابننا |
Karım, arkadaşının onu kötü etkilediğini düşünüyor. | Open Subtitles | زوجتي ترى أن هذ الصديق له تأثير سيء |
Bir şey değil ya, beni kötü etkilediğini düşünüyormuş. | Open Subtitles | لاشيء. هو فقط يظن ان لك تأثير سيء علي |
Bir moda şirketi için bu oldukça Kötü bir yorum. | TED | وبالنسبة لشركة أزياء فهذا تعليق ذو تأثير سيء جدًا. |
Onunla tanışan herkes kötü etki bırakıyor. | Open Subtitles | حسناً ، كل من يقابلهم باولو لهم تأثير سيء عليه |
- Kardeşinin benim Kötü örnek olduğumu düşünmesini istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد من أختك أن تشعر بأنني ذو تأثير سيء عليكِ حسناً |
Babamın evine gittiğimde, istediğim zaman bilgisayar oyunu oynamama izin veriyor ve kız arkadaşıyla özel vakit geçiriyor ama annem oyunların beyni çürüttüğünü ve babamın sevgilisinin Kötü örnek olduğunu çünkü direk dansı yaparak geçindiğini söylüyor. | Open Subtitles | أبي يسمح لي بلعب ألعاب الفيديو وقتما أريد عندما اكون في المنزل وهو يقضي وقتاً جيداً مع صديقه لكن أمي تقول أن ألعاب الفيديو لها تأثير سيء على العقل |
Başkalarına Kötü örnek olmayı mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعلم أنك ذو تأثير سيء |
Başkalarına Kötü örnek olmayı mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعلم أنك ذو تأثير سيء |
Kötü örnek mi? | Open Subtitles | أنا لدي تأثير سيء عليها؟ |
Kötü örnek olduğumu düşündüler. | Open Subtitles | و ظنا انني ذات تأثير سيء انت؟ |
Lucy'i kötü etkiliyor. | Open Subtitles | لديها تأثير سيء على لوسي |
Luke onu kötü etkiliyor. | Open Subtitles | أعلم هذا، ذلك الـ(لوك) له تأثير سيء |
Arkadaşlarımın beni kötü etkilediğini düşünüyorlardı. | Open Subtitles | ظنوا أن أصدقائي لهم تأثير سيء |
Senin Kötü bir çocuk olmadığını söyledi, burada seni kötü etkileyen sadece Darryl. | Open Subtitles | ولقد قال بأنك لست ولدا سيئا وأن داريل لديه تأثير سيء عليك فقط لا أكثر |
Kardeşlerimin üzerinde kötü etki bırakıyormuşum ve tövbe etmem gerekiyormuş. | Open Subtitles | قال أنني شريرة ولي تأثير سيء على إخوتي وأخواتي وعليّ التوبة |