Takip edilmediğinden emin ol. Bilmiyorum bu iş ne kadar ilerleyebilir, ama kimseye güvenme, çavuş. | Open Subtitles | تأكد من أنك لسـت مراقب وأنا لا ادري كيف حصل هذا ولا أثق بأحد الا أنت جيبز |
Dünyanın bir parçası olduğundan değil, dünyada olduğundan emin ol. | Open Subtitles | فقط تأكد من أنك في العالم وليس من العالم |
Bulunmayacağından emin ol. Yanlış kişilerin eline geçmesini istemeyiz. | Open Subtitles | تأكد من أنك تتخلص منها لا نريدها أن تقع في الأيدي الخطأ |
Kapının engellenmediğinden emin ol. Açıldığı zaman bizi döndürecek. | Open Subtitles | تأكد من أنك لا تسد الباب عندما يفتح ذلك، فإنه سيجعلنا نخفق |
Farklı site ve hizmetlerde farklı şifreler kullandığınıza emin olun. | TED | تأكد من أنك تستخدم كلمة سر مختلفة. في كل المواقع والخدمات على الإنترنت. |
(Kahkahalar) "Geğirme, ve bir şeyler yiyorken çatal bıçağını tabağa sürtmediğinden emin ol." | TED | (ضحك) "لا تتشجأ، وعندما تأكل، تأكد من أنك لا تقوم بكشط الطبق بالأدوات." |
Buradan çıktıktan sonra, sınırdan geçmeden önce polisleri aradığından emin ol. | Open Subtitles | ... شيء واحد ، حينما تخرج من هنا تأكد من أنك ستتصل بالشرطة قبل أن تغادر نحو الحدود |
- Sadece aleti kapadığına emin ol. | Open Subtitles | ــ فقط تأكد من أنك أطفأتها ــ إنها كذلك |
Sadece doğrusunu seçtiğinden emin ol. | Open Subtitles | فقط تأكد من أنك قد أخترت الصحيحة |
- Silahını aldığına emin ol. | Open Subtitles | تأكد من أنك اخذت سلاحه . هل انت بخير ؟ هل انت بخير . |
Daha fazla parmak gitmeyeceğinden emin ol. | Open Subtitles | تأكد من أنك لا تفقد أكثر من ذلك. |
Kapıyı kilitlediğine emin ol. | Open Subtitles | تأكد من أنك ستغلقه. |
Hepsini çıkardığına emin ol. | Open Subtitles | تأكد من أنك أنهيت |
Bu sefer doğru gördüğüne emin ol. | Open Subtitles | تأكد من أنك تراها |
Onu beslediğinden emin ol. | Open Subtitles | تأكد من أنك تطعمه. |
Koşarak geldiğinizden emin ol. | Open Subtitles | فقط تأكد من أنك ستأتي مسرعاً |
Hazır olduğundan emin ol. | Open Subtitles | تأكد من أنك قد جهزتها. |
Takip edilmediğinden emin ol. | Open Subtitles | ولكن، تأكد من أنك عدم follow.ed |
Bunu yazılı olarak aldığından emin ol. | Open Subtitles | تأكد من أنك تقضيه فى الكتابه |
o zaman ikinci soru şu olmalı, uçakların ters bir şekilde nasıl uçabildiklerini de açıkladığınızdan emin olun. | TED | والسؤال الثاني هو، تأكد من أنك شرحت كيف يمكن للطائرات الطيران رأساً على عقب. |
Bu yüzden, eğer altın bir yüzüğünüz varsa kıymetini bildiğinden emin olun. | Open Subtitles | لذا .. إن كان لديك خاتم من ذهب تأكد من أنك تفيه حقه من التقدير |