Onları romantik bir şekilde dans ederken yakaladıktan sonra Talon'da kaldım. | Open Subtitles | بعدما رأيتهما يرقصان بمتعه قررت البقاء في تالون |
Talon da peşimizde, o yüzden vaktimiz yok. | Open Subtitles | وأنه مع تالون الصيد لنا، لدينا أي وقت من الأوقات. |
Talon' u bir kafe-kitapçı mı yapmak istiyorsun? | Open Subtitles | تريدين تحويل تالون إلى مقهى أو مكتبة؟ |
Anlaşıldı, Pençe 1. Merkez birim şifreli uydu oto pilot karşılaştırma verilerini gönderiyor. | Open Subtitles | علم ذلك يا ـ تالون 1 ـ يبث الرادار موجات قمر صناعي مشفرة |
-Onaylandı Pençe bir. -Grubun üyesi olmak güzel. | Open Subtitles | تم التأكيد يا ـ تالون 1 ـ من الجيد كوني في السرب |
-Savaş kontrolü, yönetim birimi -Anlaşıldı bir numara | Open Subtitles | ـ تالون 1 ـ يطلب الإذن بالبدء بالعملية القتالية |
Affedersin. Kutu Talon'a gönderilmişti. | Open Subtitles | المعذرة كان عنوان تالون على العلبة |
Talon'un faturalarında hediye sepetlerinin.. | Open Subtitles | لاحظت أن قوائم مقهى تالون أضافة لبعض |
Ben severim, Talon'u bilmem. | Open Subtitles | لقد أعجبتني, ولكن لم تعجب تالون |
Sence Talon benim ilk kocam mı? | Open Subtitles | هل تعتقدي أنَّ تالون هو زوجي الأول؟ |
Talon'un bilgiyi nasıl işlediği bilinmiyor ama başarı oranı hayli ilginç. | Open Subtitles | من غير المعروف كيف يُعالج (تالون) المعلومات لكن نسبة نجاحه مُثيرة. |
Talon'da tekrar oldu. | Open Subtitles | لقد تكرر الأمر في مقهى تالون |
- Talon'dan kovuldum. - Ne? | Open Subtitles | لقد تم نزع ملكيتي لمقهى تالون - ماذا؟ |
Talon'dan ve Luthorlar'dan nefret ediyor, beni Nazilere benzetti ve geri gelme dedi. | Open Subtitles | -حسناً يكره تالون و (آل لوثر) وقارنني بالنازيين وطلب مني ألا أرجع |
Lex'in gitmesiyle birlikte, Talon, LuthorCorp muhasebesine dahil oldu... ..Ki, Smallville'de bir kafe ile ilgilenmiyorlar. | Open Subtitles | لا يمكنني هذا مع رحيل (ليكس) تم تسليم "تالون" إلى محاسبي مؤسسة "لوثر كورب" وهم غير مهتمين بمقهى في "سمولفيل" |
-Anlaşıldı Pençe bir, mantık açıldı. | Open Subtitles | إخفاء كامل علم يا ـ تالون 1 ـ نظام الإختفاء الكامل يعمل |
-Pençe 1, Operatör, Pençe 2 ve 3 riskteler. | Open Subtitles | من ـ تالون 1 ـ إلى القاعدة, يطير ـ تالون ـ 2 و 3 في خطورة كبيرة |
Pençe 1 Geveze Betty'den Çatışma Kontrol komutlarını istiyor. | Open Subtitles | ـ تالون 1 ـ يطلب الإذن بالبدء بالعملية القتالية |
Pençe 3, batı yönünde füze rampası var. Havada füzeler var. | Open Subtitles | ـ تالون 3 ـ أنا عند الجدار الغربي لدينا طيور في الجو |
Pençe 2, füze rampası imha edildi. | Open Subtitles | تم القضاء على موقع إطلاق صواريخ سام يا ـ تالون 2 ـ |
Burası Port Tallon. Geçim kaynağı balıkçılıktır. | Open Subtitles | هذا ميناء تالون. |