| Bahşişte de cimrilik yapma. Artık hepimiz zengin olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | ولا تبخل في دفع البقشيش فجميعنا يعلم أنكَ ثريٌ الآن |
| Bana patates ve peynir alın ve ekşi sosta cimrilik yapmayın. | Open Subtitles | أطلب لي بطاطس وجبنة ولا تبخل عليّ من الكريمة الحامضة |
| Pahalıdır ama kurşun geçirmez camlarda cimrilik edemezsiniz. | Open Subtitles | سعره غال لكن الزجاج المضاد للرصاص ليس بالشيء الذي تبخل به |
| Bilgelik ruhu bu binayı yapmak için hiçbir masraftan kaçınmamış. | Open Subtitles | الأرواح لم تبخل على تصميم هذا المكان بشيء |
| Capitol hiçbir masraftan kaçınmadı. | Open Subtitles | الــ. كابيتول لم تبخل بالتكاليف |
| Neyse şimdi sen bana bir tane Wine Spritzer getir... ve Vino koyarken cimri davranma. | Open Subtitles | الآن اجلب لي صودا النبيذ، ولا تبخل بالنبيذ |
| cimrilik etme. Tatile cik. | Open Subtitles | اسمع, لا تبخل على نفسك اذهب في عطلة |
| cimrilik yapma. | Open Subtitles | لا تبخل على يا دودجسون |
| Pekâlâ mesaj bu. Ve lütfen cimrilik yap- "Sinir gazı" mı? | Open Subtitles | هذه هي الرسالة و رجاءً لا تبخل بـ ... |
| Şimdi doldur, cimrilik yapma. | Open Subtitles | هيّا املأه يا أخي ولا تبخل |
| Hükümetimiz masraftan kaçınmıyor maşallah. | Open Subtitles | فحكومتنا لا تبخل علينا |
| O zaman bu kötülük konusunda çok cimri olma ortak. | Open Subtitles | اذن لا تبخل على بشرك ياشريكى |
| Bank konusunda cimri davranmayın. | Open Subtitles | لا تبخل بالشريط اللاصق |