Ölümün kıyısından dönen birine göre oldukça iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | انت تبدوا بخير تماما بالنسبة لشخص كان فقط على شفا الموت |
Seni görmek güzel, baba. İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | سعيد لرؤيتك يا ابى أنت تبدوا بخير |
İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | .انت تبدوا بخير |
Kendinde dikkat et, iyi görünmüyorsun. | Open Subtitles | اهتم بنفسك إنك لا تبدوا بخير |
İyi görünmüyorsun Ter. | Open Subtitles | لا تبدوا بخير " تيري " |
Evet iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | أجل، تبدوا بخير. |
İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | رغم أنك تبدوا بخير |
İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدوا بخير حقاً |
İyi görünüyorsun, ortak. | Open Subtitles | تبدوا بخير يا شريكى |
İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | إذن، تبدوا بخير |
İyi görünüyorsun dostum. | Open Subtitles | تبدوا بخير يا رجل ! ِ |
Çok iyi görünüyorsun Jack. | Open Subtitles | " تبدوا بخير " جاك |
- İyi görünüyorsun. - Teşekkürler. | Open Subtitles | تبدوا بخير - شكراً - |
Merhaba Frank. İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | مرحباً " فرانك " تبدوا بخير |
- Selam baba. - İyi görünüyorsun, Matt. - Teşekkürler. | Open Subtitles | " تبدوا بخير " مات |
- Evet, iyi görünüyorsun delikanlı. | Open Subtitles | أجل تبدوا بخير يا فتى - أجل - |
İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدوا بخير |
Sen de pek iyi görünmüyorsun Buddy. | Open Subtitles | ولا أنت تبدوا بخير " بودي " |
İyi görünmüyorsun. | Open Subtitles | لا تبدوا بخير |
Hiç iyi görünmüyorsun. | Open Subtitles | لا تبدوا بخير |
İyi görünmüyorsun. | Open Subtitles | لا تبدوا بخير |