Eliniz alyansınız olmayınca pek tuhaf görünüyor. | Open Subtitles | يداكِ تبدو غريبة جدًا بدون خاتم الزفاف أتدرين؟ |
Odamıza tekrar girmek çok tuhaf görünüyor. | Open Subtitles | كم تبدو غريبة العودة إلى هنا إلى غرفتنا |
Hey, Manuela'nın nesi var? garip görünüyor. | Open Subtitles | ما خطب مانويلا أنها تبدو غريبة جداً |
Çok garip görünüyor. Bana bakıp duruyor. | Open Subtitles | تبدو غريبة الشكل حقا إنها تحملق فيّ |
O bir yabancı olabilir. | Open Subtitles | " قد تبدو غريبة " |
Geleneklerimizin çoğu size tuhaf geliyor, sizinkiler de bize... | Open Subtitles | الكثير من عاداتنا تبدو غريبة عليك ونفس الشيء حقيقي عنك |
Fikirler sadece sen onları deneyene kadar garip görünür, kardeşim. | Open Subtitles | مجرد أفكار تبدو غريبة حتى حاولت لهم ، والأخ. |
Kaşların tuhaf görünüyor. | Open Subtitles | حاجبيك تبدو غريبة. |
Ama diğer yandan, bu kasaba biraz tuhaf görünüyor. | Open Subtitles | على فكرة, البلدة تبدو غريبة |
Bilmiyorum. tuhaf görünüyor. | Open Subtitles | لا أعلم أنها تبدو غريبة |
Bilmiyorum. Sadece bana tuhaf görünüyor. | Open Subtitles | لا أعرف تبدو غريبة لي |
Dedim ki: "Şu karbonatlar gerçekten garip görünüyor. | Open Subtitles | وقلت : هذه الكربونات تبدو غريبة جدا |
Tamam, biraz garip görünüyor. | Open Subtitles | أنا أعني أجل إنها تبدو غريبة قليلًا |
Biraz garip görünüyor. | Open Subtitles | تبدو غريبة بعض الشئ |
Çok garip görünüyor. | Open Subtitles | تبدو غريبة الشكل |
O bir yabancı olabilir. | Open Subtitles | " قد تبدو غريبة " |
O bir yabancı olabilir. | Open Subtitles | " قد تبدو غريبة " |
Özgeçmiş kulağıma hâlâ tuhaf geliyor. | Open Subtitles | ما زالت طريقة نطقها تبدو غريبة لي |
- Bilmiyorum. Bu çok tuhaf geliyor. | Open Subtitles | أنا لا أعلم، إنها تبدو غريبة جداً |
Bana biraz tuhaf geliyor. | Open Subtitles | . إنها تبدو غريبة قليلا لي |
Tüm cesetler garip görünür. | Open Subtitles | كل الجثث تبدو غريبة |