Tamam, kulağa gerçekmiş gibi geliyor çünkü çok mantıklı, haksız mıyım, ama, bilirsin, asıl gerçek sadece... | Open Subtitles | إنها تبدو و كأنها الحقيقة لأنها منطقية جداً صحيح و لكن الحقيقة الصحيحة هي أنك فقط |
Tüm hayatın parçalanıyor gibi geliyor, ve geleceğin rüzgarda savrulmuş gidiyor. | Open Subtitles | فكل حياتك تبدو و كأنها تتهاوى من حولك و مستقبلك يبدو كئيبا |
Öyle olduğunu söylüyorsun ama senin için bu bir sorunmuş gibi görünüyor. | Open Subtitles | أنت تقول أنها ليست كذلك, لكن تبدو و كأنها مشكلة بالنسبة لك |
Doktor değilim, ama sıradan bir soğuk algınlığı gibi görünüyor. | Open Subtitles | انا لست بطبيب ، ولكن تبدو و كأنها نزلة برد عادية |
Araba hırsızlığı gibi gösterilmiş cinayet gibi gözüküyor. | Open Subtitles | تبدوا كجريمة قتل جعلت كي تبدو و كأنها سرقة |
Aynı yama işi gibi gözüküyor, değil mi? | Open Subtitles | تبدو و كأنها لحاف مرقع . أليس كذلك ؟ |
Katil bütün olayın başka bir soygun gibi görünmesini sağlamak istemiş ama bir şey çalmayı hiç planlamamış. | Open Subtitles | القاتل حاول أن يجعلها تبدو و كأنها عمليه سرقه أخرى ولكنه لم يخطط قط لسرقه أى شئ |
Güvenlik şeridinin bir mücevher gibi görünmesini sağladım. | Open Subtitles | لقد صممت لصيقات أمان تبدو و كأنها جواهر |
Eğlenmeyi teşvik ederek ve harika bir çevre yaratarak Sciant'ı dönüştürmeyi başardık, ve yalnızca 3 sene gibi kısa bir zamanda -- uzun bir zaman gibi geliyor kulağa fakat değişim yavaştır -- önceden hiçbir müşteri yapmazken şimdi tüm müşterilerimiz bizi tavsiye ediyor, piyasaya göre ortalamanın üstünde bir karlılığımız ve mutlu hissedarlarımız var. | TED | من خلال تعزيز المتعة ، و فضاء عمل رائع تمكنا من تحويل سيانت و خلال مدة قصيرة حوالي ثلاث سنوات-- تبدو و كأنها مدة طويلة ، لكن التغيير بطيء-- إلى شركة يشيد بها كل العملاء، حين لم يكن أحد يفعل ذلك من قبل، بالإضافة إلى بلوغنا معدل الربح المسجل في القطاع و شركاء مسرورين. |
Kulağa çılgın bir balık avı gibi geliyor. | Open Subtitles | تبدو و كأنها رحلة صيد مجنونة |
Tamam, kusura bakma tatlım ama Wesley Vurucuları, kulağa daha çok Wesley'e Vurgunlar gibi geliyor. | Open Subtitles | (آسفة يا عزيزي و لكن (ويزلي كراشرز تبدو و كأنها دلالة على مجموعة (من محبي (ويزلي |
Yedinci eşiniz bir şeylerden rahatsız gibi görünüyor. | Open Subtitles | السيدة السابعة تبدو و كأنها قلقة من شيئ ما |
- Kızların peşinden gitmiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | كانت تبدو و كأنها تطارد الفتيات |
Kızların peşinden gitmiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | كانت تبدو و كأنها تطارد الفتيات |
Aynı yama işi gibi gözüküyor, değil mi? | Open Subtitles | تبدو و كأنها لحاف مرقع . أليس كذلك ؟ |
Derme çatma gibi gözüküyor ama son derece hassastır. | Open Subtitles | تبدو و كأنها بدائية و لكنها معدة بعناية |
Çünkü buradan bakınca sadece kızgınken atılmış bir trip gibi gözüküyor. | Open Subtitles | لأنه من حيث أقف ، تبدو و كأنها نوبة غضب |
Onu öldür ve kaza gibi görünmesini sağla. | Open Subtitles | إقتلوه و إجعلوها تبدو و كأنها حادث |