"تبللت" - Traduction Arabe en Turc

    • ıslandı
        
    • sırılsıklam
        
    • ıslak
        
    • ıslandım
        
    • Islanmış
        
    • ıslandın
        
    • ıslanınca
        
    Suya girmediyseniz saatiniz nasıl ıslandı? Open Subtitles إذا لم تذهبي للماء كيف تبللت ساعتك؟
    Bu gerçek bir bilet. Sadece ıslandı, hepsi bu. Open Subtitles -هذه تذكرة حقيقية و لكنها تبللت هذا كل شيء
    Otobüse giderken yağmur daha da hızlandı doğal olarak sırılsıklam oldum. Open Subtitles وفي طريقي إلى مكان توقف الباص بدأت تمطر بغزارة أكثر و تبللت بالطبع
    Neyse hallettik. Ama sırılsıklam oldum. Open Subtitles أخيرناً إنتهينا لقد تبللت كثيراً
    Evet. şey, efendim, yemekler biraz ıslak. Open Subtitles نعم،سيدى،تقريباً ما يمكننا قوله وجبات العشاء تبللت
    Selam beyler, arındırma duşundan çıktım, saçlarım biraz ıslak. Open Subtitles يا رفاق، تبللت قليلاً من حمام إزالة التلوث
    Zaten ıslandım, gideyim ben. Open Subtitles لقد تبللت كثيرا لكني ساغادر الان
    Islanmış olsalardı, çivit mavisi beyaz çoraplarınızı boyardı. Open Subtitles لو تبللت فإن صبغة اللون النيلي كانت لتقطر على جواربكِ البيضاء
    Bırak dansı. Pizzam ıslandı. Open Subtitles فليذهب الرقص للجحيم، البيتزا تبللت!
    Halı tamamen ıslandı. Open Subtitles والسجادة كلها تبللت
    Rahat dur. Üstüm başım ıslandı. Open Subtitles توقفا لقد تبللت
    Hay Allah, kolum ıslandı. Open Subtitles ‫حسنا، تبللت ذراعي هنا
    Ancak, asıl ender görülen ki gerçekten neredeyse inanılmaz bir şey giysilerimiz, yani denizde sırılsıklam oldukları halde yine de canlı ve parlak. Open Subtitles لكن ندرة ما في الأمر و هذا يكاد يكون غير معقول تقريباً هي أن ثيابنا التي بالرغم من أنها تبللت من البحر هي الآن نظيفة كما كانت عندما ارتديناها للمرة الأولى في أفريقيا
    sırılsıklam olmuştum, hatırladın mı? Open Subtitles لقد تبللت يومها، أتذكُر؟
    Bu bir lanet, sırılsıklam ıslandım. Open Subtitles هذا سئ لقد تبللت
    Özür dilerim, çoraplarım yağmurda sırılsıklam oldu. Open Subtitles آسف، فجواربي تبللت من المطر
    Ben tüm ıslak var kadar. Open Subtitles إلى حين أنني تبللت
    Öyle ıslak ki... kahretsin. Open Subtitles اللعنة، لقد تبللت بالكامل
    Zaten ıslandım, gideyim ben. Open Subtitles لقد تبللت كثيرا لكني ساغادر الان
    Islanmış gibi duruyor. Open Subtitles يبدو أنها تبللت
    Nasıl bu kadar ıslandın? Open Subtitles كيف تبللت هكذا؟
    Sahilde çoraplarım ıslanınca soğuk almış olmalıyım. Open Subtitles لابُد أني تعرضت للبرد حينما تبللت جواربي على الشاطئ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus