Ayrıca senin güven dolu dış görünümünün arkasından, blöf yaptığını hissediyorum. Hayır, yapmıyorum. | Open Subtitles | وبخلاف مظهرك اللطيف الخارجي فاني أشعر أنك تتحايل علي |
Federal destek olmadan seni tutuklamak için buraya... geleceğimi mi sandın? blöf yapıyorsun. | Open Subtitles | أتعتقد حقاً أنّي سأدخل هنا لأعتقلك بدون دعمٍ فيدراليّ ؟ . إنّك تتحايل عليّ |
blöf yapıyorsun. | Open Subtitles | إنّك تتحايل عليّ |
Blöfünü görüyorum. | Open Subtitles | إنّها تتحايل |
Blöfünü görüyorum. | Open Subtitles | إنّها تتحايل! |
Yağ çekme ve deneme. | Open Subtitles | لا تتحايل علىّ و لا تحاول فعل ذلك |
Tamam, ben merkezden birkaç kişiyi arayıp bunun gerçek mi olduğunu yoksa Rachel'ın blöf mü yaptığını öğrenirim. | Open Subtitles | حسناً، سأتصل بالقسم لأرى إن كان هذا حقيقي أم أن (رايتشل) تتحايل. |
- blöf yapiyorsun. - Emin misin? | Open Subtitles | أنت تتحايل عليّ - أنا؟ |
Bence blöf yapıyorsun. | Open Subtitles | -أعتقد أنك تتحايل |
Umarım blöf yapıyordur. | Open Subtitles | -أفضل أن أعتقد أنها تتحايل. |
blöf yapıyorsun. | Open Subtitles | أنتَ تتحايل |
blöf mü yapıyor, Francis? | Open Subtitles | هل تتحايل يا (فرانسيس)؟ |
Yağ çekme ve deneme. | Open Subtitles | لا تتحايل علىّ و لا تحاول فعل ذلك |
Bana yağ çekme. | Open Subtitles | لا تتحايل علىّ |