"تتحدثى" - Traduction Arabe en Turc

• konuşma
• konuşmak
• konuşmadın
• konuşuyorsun
• konuşman
• konuşmaya
• konuşmuyorsun
• konuşurken
• konuşamazsın
• konuşmalısın
• konuşmanız
• diyorsun
• bahsettiğini
• bahsediyorsun
• konuşabilirsin

Şu an konuşma. Kurallara aykırı olduğunu biliyorsun.
لا تتحدثى الآن أنت تعرفين أنه ضد اللوائح

Tatlım, lütfen bu konuda konuşma!
أوه يا حبيبتى ،أرجوك لا تتحدثى عنها ،أرجوك

Hayaletlerle konuşmak ya da her neyse ve insanların hayatını daha iyi hale getirmek senin her zaman yaptığın şey.
هذا ما كنت تفعلينه دائما تتحدثى إلى الأرواح أيا كان وتصبح حياة الناس على نحو أفضل

Kotilyondan beri onunla konuşmadın mı? Kimseyle konuşmadım.
هل لم تتحدثى معه منذ حفلة الرقص ؟

Onun hakkında konuşmayacağını söylemiştin ama hala konuşuyorsun.
انت قلت انك لن تتحدثى عنه لكنك مازلت تتحدثين

Ama ben yeni bir hikâye ararken senin de Lukas'la konuşman gerekiyor.
وبينما أبحث عن قصة أخرى أحتاج منكِ أن تتحدثى مع لوكاس

Sakın anenle bu şekilde konuşma. Mutlu olduğun zaman ben sana söylerim.
لا تتحدثى مع أمك بهذه الطريقه سوف أخبرك عندما تصبحين سعيده

O hemen yan odadayken böyle konuşma.
لا تتحدثى بهذه الطريقة عندما تكون بالغرفة المجاورة

-Yavaş ol. Saçma sapan konuşma. -Afedersin.
ـ لذا، إهدأى قليلا ً ولا تتحدثى بجنون ـ آسفة

Bu şekilde konuşma. Duygularımda çok dürüstümdür.
لا تتحدثى بهذه الطريقة انا مخلص فى مشاعرى

Aşağıya git. Çocukları getir. Kimseyle konuşma.
اذهبى الى الطابق السفلى و احضرى الاولاد و لا تتحدثى مع احد و انا اقصد هذا بجديه

Telefonda kimse ile konuşma. Kocan dinlemeye aldırmıştır.
لا تتحدثى فى التليفون مع أى شخص لأننى أعتقد أن زوجك يراقب التليفون

Bir polis hakkında mı konuşmak istiyorsun, nerede olduğuna baktın mı sen?
تريدى أن تتحدثى عن شرطي انظرى أين أنت الآن

Onunla konuşmadın bile. O gerçek bir romantik.
. لكنك حتى لم تتحدثى إليه - . الرومانسيه الحقيقية لا تقال -

Tüm yaşamı ajanlarla geçmiş bir insanla konuşuyorsun.
أنتى تتحدثى مع شخص قضى حياته كلها مع الجواسيس

Durum kötü görünüyor. Ama bunları Buffy'yle konuşman gerekmez mi?
يبدو أن الأمور غريبة ، لكن يجب ألا أن تتحدثى مع " بافى " عن هذا ؟

Bu saçmalığı konuşmaya bile gerek duymadan yokuş aşağı gitmesine izin verdiğimizi düşünüyorum.
لقد إعتقدت أنكى ستدعين هذا الموقف يمُر . بدون أن تتحدثى بهذا الجنون

Benimle konuşmuyorsun ama iple kaşını almamı mı istiyorsun?
انت لا تتحدثى الىَ و تريدين منى ان اقص حواجبكى

Sen. Bir muhabir bizi dondurmacının önünde konuşurken duymuş.
انتى مراسل ما سمعكى تتحدثى وكتب فى تقريرة ان صوت ايزابيلا بخير

- konuşamazsın, hile var.. Hile var. bu hiledir, sen hilecisin.
..انظروا انه مثل انت لا يجب ان تتحدثى هذا غش..

Gelip benimle konuşmalısın. Tanrı seni bir nedenden dolayı sağ bıraktı.
يجب أن تتحدثى إلىٌ لأنك لازلت حية لسبب ما

Hiçbir şey anlayamadım bayan. Biraz daha yavaş konuşmanız gerekiyor.
إننى لم أفهم ذلك يا سيدتى يجب أن تتحدثى ببطئ

Ne diyorsun be kadın? Bu zaten kahvaltı.
عما تتحدثى ايتها المرأة هذا هو الافطار

Neyden bahsettiğini bilmiyorum.
أنا لا أعرف ما الذى تتحدثى بشانه

Saatine 125 dolardan bahsediyorsun.
أنت تتحدثى عن 125 دولار فى الساعة

Yılbaşında geldiğinde amcanla konuşabilirsin.
يمكن ان تتحدثى مع عمك عندما يصل فى الكريسمس