"تتركين" - Traduction Arabe en Turc

    • terk
        
    • bırakıyorsun
        
    • bırakmıyorsun
        
    • bırakmak
        
    • bırakırsın
        
    • bırakmadın
        
    • izin veriyorsun
        
    • bırakıp
        
    • bırakmanı
        
    • bırakacaksın
        
    • bırakırsan
        
    • bırakmıyorsunuz
        
    • izin verirsin
        
    • bırakmadığınızdan
        
    Öylece durup milyonlarca masum insani ölüme terk edemezsiniz. Open Subtitles لا تستطيعي أن كل ما تفعليه هو الوقوف هنا و تتركين ملايين الناس الأبرياء يموتون
    Karısını terk etmeyeceği için mi işi bırakıyorsun? Open Subtitles سوف تتركين العمل فقط لأنه لم يتخلى عن زوجته؟
    Neden kürsüyü bu konuda konuşmak için para alanlara bırakmıyorsun? Open Subtitles لمَ لا تتركين النقد لمن يُدفع لهم لإلقاء آرائهم ؟
    Okulu bırakmak zorunda kalacağını söylediğinde neden panikledim sanıyorsun? Open Subtitles لماذا تظنين أنني فزعت عندما قلتِ أنكِ قد تتركين الجامعة؟
    Bunları oturma odasının ortasında nasıl bırakırsın? Open Subtitles كيف تتركين هذا ملقى وسط أرضية غرفة الجلوس؟
    Hayır, bu sefer olmaz sürtük. Başka bir seçenek bırakmadın. Open Subtitles "ليس هذه المرة يا عاهرة أنتِ لا تتركين لي خيار"
    Çocukların o bilgisayar ve video oyunlarını oynamasına izin veriyorsun. Open Subtitles أنتي تتركين الأطفال يلعبون بالكمبيوتر, والفيديو, والأعاب
    4 yıldır birlikte yaşadığın kocanı öylece bırakıp gidemezsin. Olmaz. Open Subtitles لا يمكنكِ أن تتركين زوجك هكذا أنتما معاً منذ 4 سنوات
    Şehri terk etmeden önce seni dışarı çıkarmama ne dersin? Open Subtitles ماذا عنّي؟ ألا أرافقك قبلَ أن تتركين البلدة؟
    Odanı terk etmeni istemem haksızlıktı. Sen iyisin. Open Subtitles أعنى أنه ليس من العدل جعلك تتركين غرفتك الخاصة ، لذا أنتى جيدة
    Elini kocamın tabutundan çekebilirsin. Parmak izi bırakıyorsun. Open Subtitles هلا أبعدت يدك عن نعش زوجي أنت تتركين علامات
    Bir erkek üzerinde kesinlikle iz bırakıyorsun. Open Subtitles انتِ بكل تأكيد تتركين علامة مميزة على صديقك
    Gelmemi istemiyorsan, kapıyı neden açık bırakıyorsun o halde? Open Subtitles لماذا تتركين الباب مفتوحاً إن كنتِ لا تريدين دخولي؟
    Neden arabanı burada bırakmıyorsun? Seni eve götürürüm. Open Subtitles لماذا لا تتركين سيارتك هنا و نا سأوصلك إلى المنزل
    Biraz daha medeni bir şey olur diye umuyordum ama bana başka seçenek bırakmıyorsun. Open Subtitles وكنت آمل أن تكون طريقة متحضرة قليلاً ولكنك لا تتركين لي أي خيار
    Peki o minik suratları ardında bırakmak seni üzmeyecek mi? Open Subtitles ولن تستائي حين تتركين أبناءك الصغار تعساء في المنزل
    Yemeğini her zaman başka insanların görebileceği yere mi bırakırsın? Open Subtitles هـل تتركين دائمـاً أكـلك لأشخـاص آخرين كي ينظفوه ؟
    Bana bir skandalı açığa çıkartmaktan başka bir seçenek bırakmadın, ki bu çok lekeleyici bir tane. Open Subtitles أنت لا تتركين لي خيار عدا أن اقوم بفضيحة شنيعة جداً
    Çünkü kayarken insanların seni görmesine izin veriyorsun. Open Subtitles لأنكِ تتركين الناس يرونك و أنتِ تتزلجين.
    Güvenlik işlerini bırakıp, hangi işte iyiysen, o işi yapmaya... Open Subtitles لم لا تتركين أمن الجزيرة لنا والتزمي فقط بما انتي جيدة فيه
    Geçen gün, işini bırakmanı... ne zaman sana söyledi. Open Subtitles في ذلك اليوم عندما قلت بأنك بأنك ربما تتركين القسم
    Müşteriler parayı yastığın altına bırakacak, sen de esrarı bırakacaksın, Open Subtitles النزلاء سيضعون المال تحد المخدة تتركين الحشيش
    - Belki tüfeğini evinde bırakırsan? Open Subtitles أنا لا أعرف, ربما تتركين البندقية في المنزل. اتفقنا.
    Ayrıca, çıkarken neden kartınızı bırakmıyorsunuz, doktor? Open Subtitles و يا دكتورة لم لا تتركين بطاقة عند خروجك؟
    Böyle kararları almama hep izin verirsin. Open Subtitles أنتِ تتركين لى القرارات دائماً فى مثل هذه الأوقات
    Bir daha ki sefere, kapıyı açık bırakmadığınızdan emin olun. Open Subtitles قد تفكرين بذلك في المرة القادمة التي تتركين فيها باب التهوية مفتوحاً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus